"İnsanlar gülüyordu de
Trende, vapurda, otobüste,
Yalan da olsa hoşuma gidiyor, söyle.
Hep kahır, hep kahır, hep kahır
Bıktım be..."
Son Öpüş... Bu muhteşem hikayenin sonunda aklıma Cem Karaca'nın sesiyle dinlediğim Nazım Hikmet'e ait bu dizeleri düştü.
Edebiyatımızda, hatta belki de insana dair yazılmış birçok eserde malesef hüzün, dert, acı başrolde.
Ah Muhsin Ünlü' nün dediği gibi;
"Burası dünya ya hu, burası bu kadar işte!"
Çok sevdiğim, yazar, şair aynı zamanda düküm
Ali Lidar 'ın önerileri arasından görüp, alıp okudum bu müthiş öyküyü. Çok da beğendim. Tekrar tekrar okunacak gibi görünüyor. Her hazan mevsimi...
Son ÖpüşKenan Hulusi Koray · Can Yayınları · 202141 okunma
Bizler bugün özgür olduğumuzu düşündüğümüz dijital bir mağarada esiriz. Dijital ekrana bağlanmışız.
Platon'un mağarasındaki esirler, mitik anlatının görüntüleriyle kendilerinden geçmiştir.
Dijital mağara ise bizi enformasyonda tutsak eder. Hakikatin ışığı tamamen sönmüştür. Enformasyon mağarasının dışarısı yoktur. Yüksek sesle uğuldayan enformasyonun gürültüsü, varlığın ana hatlarını bulanıklaştırır. Hakikat uğuldamaz.
... Hakikat çağı sona ermiş gibi görünüyor. Enformasyon rejimi, hakikat rejiminin yerini alıyor.