ZAAF İMPARATORU
... Kedileri zehirlenmiş sokakları gösterdim ona Şehirlerin ceset kokan o korkunç sessizliğini Burası dedim çocukların annelerini doğurduğu Katilleriyle aynı yatakta uyuyan kadınların yüzyılı Ve sonra babaların dizlerinin bağının çözüldüğü Ölümcül mutsuzluğa yakalanmış kardeşlerin Hükmedenlerin içi boşaltılmışlara yetki verdiği Dillerinde Allah, akıllarında şeytanla dolaşanların Adaleti dikmek için sırada bekleyenlerin yüzyılı... Yani haşmetlim yanlış yerdesin, burası ora değil!
Adamı dağda eşkıya çeviriyor. Adam eşkıyaya, adın ne diyor. Eşkıya, Ali diyor. Adam, nasıl olur diyor, çâr-ı güzinden gelme bu isimde biri eşkıyalık edebilsin. Eşkıya pişman olmuş, bırakmış adamı yoluna gitsin. Ama bir zaman sonra, ben demiş neden elime geçen adamı soymadım, eşkıyalık etmeyi bıraktım. Dönüp adamı yeniden çevrilmiş, soyun kuşağını demiş. Adam, bakmış yine aynı eşkıya, kuşağından altınları çıkarırken, senin babanın adı nedir diye soruyor. Eşkıya, Mehmet diyor, bu cevabı alınca taaccüb ediyor, böyle mübarek bir isme sahip kişinin evladı nasıl eşkıyalık eder, harama tevessül eder diyor, eşkıya edip edip pişman oluyor. Bırakıp gidiyor. Bir zaman sonra, ben diyor aldatıldım. Bunun parasını almam gerek, dönüp, bıraktığı adamı çeviriyor, adam görüyor ki aynı eşkıya, bu defa, senin dedenin adı nedir, diyor. Eşkıya Ters diyor, bir Ermeni adı, o zaman adam, eh, şimdi oldu diyor, senin o damarın tutmuş, alacaksın neyim varsa diyor.
Sayfa 151 - Beyan Yayınları 29. BaskıKitabı okudu
Reklam
Atatürk'ün doğum tarihi
Ali Rıza Efendi'nin 1770 - 1880 yılları arasında gümrükte rüsumat memuru olarak çalıştıktan sonra kendi isteğiyle 1880 tarihinde emekli olduğu kesin olarak belirlenmiştir. İşte bu belgeler, aynı zamanda Mustafa Kemal Atatürk'ün 27 Ağustos 1893 tarihinde 16 yaşında olduğunu, 1877 yılı doğumlu olduğu gerçeğini ortaya koymuştur. Osmanlı arşivinde yer alan belgeler, Mustafa Kemal Atatürk'ün 1877 'de doğduğunu göstermektedir.
Sayfa 233 - Asi kitapKitabı okudu
Platonik aşk yaygınlıkla cinsel arzulardan ya da karşılıktan arınmış, yani karşılık beklemeyen ya da karşılıksız aşk olarak kabul edilmesine karşın, bu pek de yerinde bir anlamlandırma sayılmaz. Bu anlam, eski bir ifadeyle, "birini seversin, birlikte olamazsın, aşk olur" ifadesiyle aynıdır. Sevilenin sevenden habersiz olduğu ya da sevene
Sayfa 106 - Platonik aşk ve ilahi aşk üzerine
Tıpkı okyanus içinde farklı türden hayat formlarının bulunması gibi insan dediğimiz varlık da birçok hayat formlarını aynı anda içinde barındırır, aynı anda birçok hayat mertebelerini de eş zamanlı yaşar. O bir yönüyle ‘bitki’, öteki yüzüyle bir ‘hayvan’, aynı zamanda bilinç sahibi bir ‘beşer’dir. Ve tabii yaradılışın yüksek gayelerine kendisini adayabilecek donanımda, idrak sahibi bir ‘insan’dır.
Ülfet...
"Karına aşık oldun mu?" "Evet. Ben onu çok sevmiştim." “Peki şimdi sevmiyor musun?” SinHa’nın bu sorusu, Gönül'ün dikkat kesilmesine yetti. Büyükbir merakla yanı başında oturan kocasının ağzından çıkacak söze kulak kesildi. Çünkü kocası "Onu sevmiştim." demişti. Acaba şimdi sevmiyor muydu? Yahut sevgisi mi azalmıştı? Bilge, bu sözünün eşinin kalbinde dalgalanmalara neden olduğunu hemen sezdi ve: “Tabii ki seviyorum!” dedi. "Peki şimdiki sevginle, ona kavuşmayı istediğin dönemlerdeki sevgin aynı mı?” "Elbette şimdi biraz daha farklı.” "Neden farklı olduğunu biliyor musun?” “Bilmiyorum." demekle yetindi Bilge. Bu sorgulama Bilge'nin de Gönül'ün de bir parça gerilmesine neden olmuştu. SinHa iki tarafı da yatıştıracak bir ses tonu ile: "İşte bu, alışmadır. Yani ülfet. Allah'a imanda da en tehlikeli nokta ülfettir. İnsanlar mensup oldukları dini atmosferi hazır bulurlar ve büyüklerinden gördüklerini taklit ederler. İşin özüne inmeyi akıl etmezler. Tekrarlayıp durdukları eylemleri ibadet zannederler. İbadetlerinde samimidirler ama bunu, yüreklerindeki imanın bir gereği olmaktan çok, öyle alıştırıldıkları için yaparlar. Bugünkü İslam yurtlarının durumu da bunu göstermektedir. Çünkü onlar, Allah'ın varlığı meselesini hazır bir postula olarak benimserler ve tekrarlayıp dururlar. Oysa Allah'a iman etmekle bir tanrının varlığını bilmek birbirinden çok farklı şeylerdir."
Reklam
720 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.