Mesafe
“Hepimiz bugün ister istemez dışarıdaki dünyanın kötülüğüne maruz kalıyoruz. Sadece çocuklar değil, büyükler de aynı dünyada şaşkın şaşkın dolaşmaya başladı. Facebook hesabı açan ninelerden tutun da ellerinde telefon, başkalarının en saçma stroylerine beğeni atarken yemeği yanan, sütü taşan, kocası evden mi çıkmış, eve mi girmiş umurunda olmayan anneler, gerçek dünyadan habersiz çocuklara kadar her yaştan, her meslekten insan, içinde yaşadığımız çağın sorunlarıyla boğuşuyor. Hatta en acısı, bu insanların çoğu bunların sorun olup olmadığını dahi bilmiyor.”
İstanbul Zorbazları
IV. Murad’ın saltanatının ilk döneminde askerin şehirde estirdiği terörü Tarihçi Mehmed Halife şu şekilde anlatmaktadır: “O zaman kulun şu mertebe isyanı vardı ki, gündüz hamamdan peştamal ile çıplak kadın çıkarmak ve gulamiye aldıkları günde Sultan Mehmed Camii’nde tütün içmek ve Müslümanların ırzına saldırmak ve köşelerde açıkça ayak üzre zina ve livata etmek ve kan dökmek ve evler ve saraylar basmak ve bayram günlerinde salıncak kurup bizzat padişahı ve validesini ve vezirler ve divân ehlini mumlar ile salıncağa okumak gibi ve özellikle kahvehanelerde ve meyhanelerde gayrımeşru hareketler etmeleri gibi şu mertebe ki âlem nizam ve intizamdan çıkmış idi ki tarif edilemez”.
Reklam
Cennet Halkı İki Öğün Yer
Eski İslam tababet kitaplarında "Mümin, günde bir öğün,insan günde iki öğün,hayvan günde üç öğün yer ."
Sayfa 97 - HayatKitabı okudu
İnsan sözle vardır, söz anlatıyor, tasvir ediyor, bir zaman ve tarih yaratıyor, bir hafıza ve bilgiyi ölümsüz kılıyor, insan ve edebi söz doğduktan günden bu yana sürekli yaratıyorlar, olgunlaştırıp görkemli kılıyorlar, kendileri ölümsüzleşirken, zamanı ve insanlığı da ölümsüzleştiriyorlar.
”“Oku!” dedi. “Çünkü çaresiz kaldığında, kitaplar tutar insanın elinden. Sonra öyle bir sıkı tutarsın ki sana uzatılan o eli, bir daha bırakamazsın ve o günden sonra en iyi arkadaşın olurlar; yeri gelir bir deniz feneri olur, kararan hayatına ışık tutar, yol gösterirler; yeri gelir sırdaşın olur, acını, sevinçlerini paylaşırlar... Ve unutma evlat, kitaplar onları elinden bırakmadığın sürece sadık bir dostun gibi seni terk etmezler.””
Çoǧumuzda olan bir his!
Yabancılık ifadesi günden güne daha bir ruhuma işliyor ve giderek her yerde, her şeye yabancılaşıyorum. Daha çekingen, daha hassas, daha içe kapanık hale geliyorum, kendimi giderek daha da yetersiz ve cahil hissediyorum.
Sayfa 212
Reklam
1,000 öğeden 541 ile 550 arasındakiler gösteriliyor.