304 syf.
10/10 puan verdi
·
Read in 8 days
'Bu topraklarda aydın olabilmek değil, aydın kalabilmek zor!'
« Bütün kavgamızda kendimiz için hiçbir şey istemedik. Yalnız ve yalnız, bu yurdun bütün yükünü omuzlarda taşıyan milyonlarca insanın derdine derman olacak yolları araştırmak istedik. Bu ne affedilmez suçmuş meğer! »
Sabahattin Ali
Sabahattin Ali
√ Markopaşa Gerçeği; Markopaşa dergisinin çıktığı
Markopaşa Gerçeği
Markopaşa GerçeğiMehmet Saydur · Çınar Yayınları · 201316 okunma
« Bu memlekette gece hırsızları, kasa soyguncuları namuslu bir gazeteciden daha rahat... Bu memlekette, karısını kızını, anasını avradını bir saat içinde, pırasa gibi doğrayan azıllı katiller bir fikir adamından daha serbest... Bu memlekette, Ankara canavarları, İstanbul kurtları, Beyoğlu itleri bir inkılâpçı münevverden daha mesut...»
Sayfa 196 - Çınar Yayınları, Bize Değil Sizin Arkanıza Polis LazımKitabı okudu
Reklam
Markopaşa'nın İlk Sayısı
« Aziz Nesin şöyle anlatıyor: Birdenbire o anda aklıma bir düşünce gelmişti. Kolumun altına ikibin gazeteyi alıp sokağa çıktım. Markapaşa'yı kendim satacaktım. Ancak bütün çabama karşın "Markopaşa" diye ba­ğırmaya utandım. Eminönü meydanına gelince gözümü kapayıp "Markopaşa" diye avazım çıktığınca bağırmaya başladım. Gazete adeta kapışılıyordu. Köprüde, partiden tanıdığım işçi arkadaşlara rastladım, beni ayıplıyorlar gibi geldi. Beyoğlu'na doğru çıktım, her gazeteyi, tütüncü dükkanlarına beşer onar bırakıyordum. Bir bölümü, "Satılmaz, sekiz sayfalık gazeteler bile satılmıyor" diye almak istemiyordu. Onlara rica ediyordum: - Zaran yok, siz alın şöyle bir asıverin, diyordum, satılmazsa istemem ... Taksim'e geldiğimde, dükkanlara bıraka bıraka, bi yandan sara sara, ikibine yakın gazeteyi bitirdim. Yönetimevine dönüp ikibin gazete daha aldım. Bunları da Beyazıt, Fatih, Edirnekapı taraflarına dağıttım. Böylece dörtbin gazeteyi bütün İstanbul'a dağıttım, ikibin gazeteyi de taşraya yolladım. Gazetenin çıktığından iki gün sonra hiçbir gazetecide Markopaşa kalmamıştı, hepsi satılmıştı. Taşradan, il ve ilçelerden, "100 daha gönderin", "200 daha gönderin" diye mektup ve telgraflar yağıyordu. »
Sayfa 17 - Çınar YayınlarıKitabı okudu
Markopaşa'dan Bilmeceler:
« Çakar almaz: Kibrit. Alır vermez: Hükümet. Verir almaz: Millet ... »
Sayfa 59 - Çınar Yayınları - Markopaşa · 20 Ocak 1947 · Sayı: 7Kitabı okudu
Markopaşa'dan Yabancı sermayenin Türkiye'ye girişine dair:
« Biz diyoruz ki: - Dostlar! Kalemimiz, fikrimiz Sterlinin kölesi olmasın. ( ... ) Vicdanımız Doların esiri olmasın. ( ... ) Düşmanın çizmeli istilasını tepelemek kolaydır. Fakat bir kere sinsi sinsi Dolar ve Sterlin emperyalizminin sömürgesi olduk mu, kurtuluş zordur. Hem uşak oluruz, hem de kendimizi efendi sanırız. Biz diyoruz ki: - Kara gözlerimize aşık oldukları için bize Sterlin ve Dolar vermez eloğlu. Onlar diyorlar ki: - Yaaa ... Demek ki, vicdanın, fikrin ve kalemin Rublenin kölesi olsun ha ... Ne diyelim, fakat dünyada, köle olmadan da yaşanır dostlar! Hatta, parti veznesinden alınan Türk lirasının bile uşağı olmadan. »
Sayfa 59 - Çınar YayınlarıKitabı okudu
414 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.