O seni sevmişti, söylemişti de birkaç kez [duyamamışsın işittiğin halde] sıradan bir konuşma yapılıyormuşçasına [ ... ] sık sık buluşuyordunuz ya, zaman çoktu nasılsa.
Şimdi [ondan uzakta geçen zaman kadar uzun uzun] b a k ı y o r s u n ardından, karşıdan karşıya geçerken o, seni farketmeden.