3 MAYIS HADİSESİNİN GELİŞMELERİ Atsız, mahkeme kapısından çıkarken tutuklanmış ve İstanbul'a götürülmüştür. Zanlılar Sansaryan Han'ında bulunan Emniyet Müdürlüğü'nde tutulmuşlardır. Toplu tutuklamalar kamuoyuna 18 Mayıs tarihinde açıklanmış, 19 Mayıs tarihli gazetelerde haber olarak çıkmıştır. Cumhurbaşkanı 19 Mayıs vesilesiyle
Irkçılık-Turancılık davasında yargılananlar kimlerdi?
Öğretim üyeleri ve öğretmenler: Prof. Zeki Velidi Togan, Nihal Atsız, Necdet Sancar, Hüseyin Namık Orkun, Orhan Saik Gökyay, Ahmet Ellez. Subaylar: Yüzbaşı Alpaslan Türkeş, Tabip Yüzbaşı Fethi Tevetoğlu, Dr. Yüzbaşı Hasan Ferit Cansever, Yargıç yedek Teğmen Cebbar Şenel, yedek Asteğmen Zeki Sofuoğlu, yedek Asteğmen Fazıl Hisarcıklı. Gazeteci: Reha Oğuz Türkkan, Nurullah Banman... Bu soruşturma nedeniyle 49 kişinin sorgusu yapılmış, bu 49 kişiden 33'ü tutuklanmıştı. Tutuklanan bu 33 sanıktan Bedriye Atsız, Mehmet Külâhlıoğlu, Ahmet Ali Bayrakçı, Ahmet Ellez, Ziya Özkaynak, Tahsin Argun, Mehmet Irmak, İsfendiyar Baruönü, Osman Yüksel (Serdengeçti) ve Orhan Türkkan haklarında koğuşturmaya yer olmdığı kararı verilerek bu sanıklar, 27 Temmuz 1944 günü salıverilmişlerdi. Geriye kalan 23 sanık İstanbul 1 Nolu Sıkıyönetim Mahkemesi'nde yargılanmışlardı...
Reklam
1944 Irkçılık-Turancılık davasında yargılananlar kimlerdi?
Öğretim üyeleri ve öğretmenler: Prof. Zeki Velidi Togan, Nihal Atsız, Necdet Sancar, Hüseyin Namık Orkun, Orhan Şaik Gökyay, Ahmet Ellez. Subaylar: Yüzbaşı Alpaslan Türkeş, Tabip Yüzbaşı Fethi Tevetoğlu, Dr. Yüzbaşı Hasan Ferit Cansever, Yargıç yedek Teğmen Cebbar Şenel, yedek Asteğmen Zeki Sofuoğlu, yedek Asteğmen Fazıl
Sayfa 76 - 14. basım - 1995
Mehmet ve Orhan Teğmen
-Anadolu topraklarında kaç gelin dul,kaç çocuk babasız kaldı Orhan? Bunu sende bilirsin. En azından bir yada iki şehit vermeyen kaç Türk ailesi var ki? -Öyle, dedi Orhan başını sallayarak. Sonra içini çekerek konuşmasını sürdürdü. Ne bu topraklar almam demiş,ne de bu millet vermem demiş. O istemiş, biz vermişiz.Biz vermişiz o almış. Ne bu topraklar kana doymuş, ne bu millette akacak kan tükenmiş...
Sayfa 37 - Kum Saati YayınlarıKitabı okudu
Maraş Katliamı
"23 Aralık günü, Menemen'de kanlı gericiler tarafından boğazlanarak şehit edilen Teğmen Kubilay'ın kırk sekizinci ölüm yıldönümünü yaşıyorduk. Kubilay'ın başını kesen Derviş Mehmet, inanın Kahramanmaraş katillerinin yanında zemzemle yıkanmış kadar temiz kalır. Olay öylesine korkunç, öylesine alçakça ve öylesine namussuzca planlanmış ve sahneye konmuştur... Bunun adına "anarşi" de denmez, "sağ sol çatışması" da... Bu "Alevi-Sünni" düşmanlığı ile de açıklanamaz. Bu planlı ve örgütlü bir saldırıdır. Çevre illerden Kahramanmaraş'a getirilen katil çetelerine belli adresler gösterilmiş, noktası ve virgülüne kadar hesaplanan bir plan yürürlüğe konmuştur."
Uğur Mumcu - Cumhuriyet 25 Aralık 1978Kitabı okuyacak