Kerim daha fazla sabredememişti. İçinde depoladığı öfkesini aniden taşırdı. İri
eli, Melek'in surat›na balyoz gibi indi.
Melek ister istemez susacaktı... İçinde yanan kızgın ateşle, damarlarındaki
kanlar, kuruya kuruya susacaktı. Gönlünün başında, amansız bir sızı büyüye
büyüye, ahiret yolculuğundan, şahitsiz mahkemeye varıncaya kadar susacaktı...
Gözlerinden kızıl yaşlar döküldükçe, arzulan boğazında düğüm düğüm oluyordu...
Bu hali ile Kerim'e baktı, baktı ve sustu...