Bir ülke nasıl batar? Yalnızca savaşlarda yenilmekle değil, elindeki toprakları başkalarına kaptirmakla da değil... Ruhça çökerek, yaşamaktan koparak batar.
Bu aralar pek hüzün pek umutsuzluk şiirleri okuyorum. Hoyratça sarıyor beni hoyratça sarılıyorum bende. Yeni bir şey yok. Yeni bir şey yok. Kapımı çalan kışlığımı getiren hüzünden başkası değil.
Nasıl bir hüzün yaşadı Anday 20.yy da. Bir çöküş gördü. İki savaş, iki darbe. Yüzlerce baskı, yasak. Ve şiirlerinde bunu (anlattığı yazdıklarım değil.) büyük bir ustalıkla ve kapalılık kaygısı gütmeden anlatıyor. İşte şiirlerinin edebi değeri burada artıyor Anday'ın. O imgelem o semboller yakalanılan ahenk yakışan bir imaj oluveriyor bir anda.
Beni en çok düşündürttüren ve sorgulatan bu kitabı oldu. Ve Kitaba da ismini veren Yağmurun Altında şiiri beni çok etkiledi. Anday burada cebelleşiyor. Yaşamla umutla tutunmak ve tutanamamak arasında bir kavga veriyor gibi.
Bu kadar hüzün, dert, keder derken yaşayamamak bunca yara olurken üzerimize Anday bizi yeniden doğuşun olacağı o umut beslenilecek yerlere ormana davet ediyor, düşünmemeyi salık veriyor bize
Martılar gibi yağmurun altında.
Okumanızı çok kocaman isteyeceğim bir kitap. Okurken şöyle diyeceksiniz kendinize "biz ne yaşıyoruz, bu yy da olan nedir?" Hem yüreğinize dinginlik verecek bir kitap. Gerçekten öyle. Sanki Anday'ın o ruhsal enerjisi dolaşırken cümlelerin arasından bize sirayet etmiş gibi. Öyle dingin ve öylesine uysalki tüm bu kasvetli ortam içerisinde içimize bir ferahlama geliyor. Özellikle mutsuzken okuyun. Hemen geçsin :)
Bir de Anday'ın çok güzel düzyazıları da var. Ne azından o güzel kalemine farklı bir bakışlada yaklaşmış olursunuz.
Yaşayabilir miydik daha
Yağmurun AltındaMelih Cevdet Anday · Adam Yayıncılık · 1995175 okunma
22 yıllık hayatımda sahip olduğum en değerli bir kitap. Melih Cevdet Anday en sevdiğim yazardı ve şiirlerini, günlüğünden bazı yazılarını hep bir yerlerden bulup kendi hatıra defterime geçiriyordum. Kendi sesinden olan şiirlerini kanalımda paylaşıyordum ve adına bir oynatma listesini hazırlamıştım. Sonra, artık elimin altında bir kitabının olmasını istedim, ve bu kitabı buldum. Sadece şiirleri değil, ona ait ne varsa bu kitapdaydı ve bu yüzden benim için en değerli kitap oldu. Kitabı okudum bitirdim, ama bu kadar şiirin, yazılarının elimin altında olması bana çok güzel geldi. Ona ait çok değerli eşya artık bendeymiş gibi. Bu edebiyata mutlaka Melih Cevdet Anday gibi bir yazarın kaleminin değmesi gerekiyordu. Öyle de oldu.
''Bir ülke nasıl batar? Yalnızca savaşlarda yenilmekle değil, elindeki toprakları başkalarına kaptırmakla da değil... Ruhça çökerek, yaşamaktan koparak batar.''
📚| Aylaklar, Melih Cevdet Anday