"Odanıza geldiğim zamanlar," diye ekledim, "yanınızda korkuyordum ama bir șey için dıșarı çıktığınızda koșup döșemede ayağınızı bastığınız yeri öpmemek için güç tutuyordum kendimi."
Gerçek şimdiki an, geleceği yiyip bitiren geçmişin ele avuca sığmaz ilerleyişidir. İşin gerçeği, her türlü duyu, belleğin parçalarından başka bir şey değildir.