Ama Juliet'i görmeliydin! Bir kız hayal et; on yedisinde ancak var, küçücük, çiçek yüzlü, Yunan heykellerindeki gibi küçücük bir kafa, kestane rengi saç örgüleri, gözler menekşe rengi arzu çeşmeleri, dudaklar kırmızı gül yaprakları… Hayatımda gördüğüm en güzel şeydi. Bir keresinde bana acıklı şeylerin seni zerre kadar etkilemediğini ama güzelliğin seni ağlatabileceğini söylemiştin. Harry, benim o anda gözlerim öyle dolmuştu ki kızı neredeyse göremiyordum. Hele o sesi; hayatımda hiç böyle bir ses duymamıştım. Bazen bir ses insanı nasıl da kendinden geçirir bilirsin.
Sayfa 60 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Hitler'in gözleri üzerine de epey şey yazılmıştır. Gökkuşağının bütün renkleri
gözlerine benzetilmiştir. Gerçekte ise bu gözler, oldukça parlak mavi bir renktedir; hemen hemen menekşe rengindedir.
_Ben sana bok demem. Boklar duyar ar eder. Bir zerren düşse boka, onu da mundar eder. Tanrı senin hamurunu, necasetle yoğurmuş. Anan seni sıçar iken, yanlışlıkla doğurmuş.
_Rakı, şarap içiyorsam sana ne? Yoksa sana bir zararım içerim. İkimiz de gelsek kıldan köprüye. Ben dürüstsem sarhoşken de geçerim
_Göbekler perçin olmuş, hava geçmez aradan.
Kız çayını yudumlar,
Oturur penceresinin önünde.
Sevgilisinin yolunu gözler,
Denizden dönsün diye.
Talipleri gelir ardı ardına.
O dalgaları seyreder,
Ve Menekşe sabırla bekler.