"Gerçek!... senin adına ne cinayetler işleniyor." DANTON
Ölüm de olmazsa, Tanrı’nın silah olarak neyi kalırdı?
Reklam
Tarih boyunca gerçeği bulmak isteyenler ya büyücü diye yakılmış ya da hapishanelerde, tımarhanelerde çürütülmüş değil miydi?
Ölüler her şeyi bilmezler... Onların da öğrenmeye ihtiyaçları vardır
İnanmak mı? Ben her zaman hizmetçi değildim, Bay Bernard. Bir keresinde prenstim... Fakat kötü bir dönemdi... Beni öldürdüler...
İnsanın hiç bir şeye gücü yetmediği anlar olur.. O zaman yapılabilecek tek şey dua etmektir.
Reklam
Ama onlar aslında her şeyden korkarlar. Sen ölülerin de korktuklarını bilmezsin, değil mi?
Eğer canlı bir insan kımıldayan, hareket eden, konuşan bir insan size ‘Ben bir ölüyüm,’ derse, bunun, ‘Ben Napolyon’um,’ ya da ‘ben Jül Sezar’ım,’ demekten ne farkı olabilirdi?
"Bana neden ‘sen’ diye hitap ediyorsun?" "Bilmem, çünkü bunu istiyorum... Biraz sonra sen de bana ‘sen’ diyeceksin.. Bunun için ne kadar beklemek gerekirse o kadar bekleyebilirim. Yiyecek ya da içecek bir şeyler ister miydin?"
Reklam
Onları uyandırdınız, geceleri bir canlı mezarlıktan geçerse uyanırlar.
Gözlerini yukarı kaldırdığı zaman pırıl pırıl olması gereken gökyüzünü görememesine de çok şaşırdı. "Tanrım! Burası bir mezarlık!"
Mantıksızlık. Evet, tam anlamı ile mantıksız bir şey vardı ortada: A noktasından B noktasına giden bir kimse, aynı yoldan geri dönerse C noktasına varamazdı.
Ne yaparsanız yapınız güneş yarın sabah doğacaktır.
40 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.