Gerçi deliler kendilerini hep akıllı sanırlar.
İnanmak mı? Ben her zaman hizmetçi değildim, Bay Bernard. Bir keresinde prenstim... Fakat kötü bir dönemdi... Beni öldürdüler...
Ölüler her yerdedir. Gelin, sizin ve dostlarınız için neler yapabileceğimize bakalım. Her şeye rağmen konuklarımıza bir kötülük gelmesini istemem. Sizi yeniden görmek hoşuma gidecek çünkü.
Aslında insanların verdikleri kararların pek azında sağduyu galip gelirdi.
Arkadaşım mühendistir, ben de profesörüm. Onun için bize hayalet masallarınızı daha sonra, sözgelişi biraz yiyecek ve içecek verdikten sonra anlatsanız daha iyi olur.
Ama onlar aslında her şeyden korkarlar. Sen ölülerin de korktuklarını bilmezsin, değil mi?
Düşlerde sık sık olduğu gibi sürekli kaçıyor, ama bir türlü kurtulamıyorlardı sanki.
Mumların esrarlı aydınlığında her şey insana daha uzak görünüyordu, gölgeli ve uzak...
"Biz... Ama sabahın ilk saatlarında buradan gitmek zorundayız."
"Hiç bitmeyen geceler de vardır."
Mantıksızlık. Evet, tam anlamı ile mantıksız bir şey vardı ortada: A noktasından B noktasına giden bir kimse, aynı yoldan geri dönerse C noktasına varamazdı.