Merhaba şuan karnım tok. Aç değilim çünkü tıka basa yedim. Bu kitap incelemesini tok karnımla yapıyorum ne kadar utanç verici değil mi?
Kitabı okumadıysanız bu dediklerim size biraz saçma gelecek. Bunun farkındayım. Ama burada bu kitap hakkında büyük laflar edemeyeceğim. Çünkü hakkım değil.
Tok açın halinden ne anlar. Anlatılabilecek en iyi şekilde anlatılmış açlık. Çünkü kitabı okuduğunuz süre boyunca o hissi yaşıyorsunuz. Evet
Acıkıyorsunuz.
Ben kitabı okuduğum süre boyunca sürekli kendime şu soruyu sorup durdum. “ Bir insan nasıl bu kadar dibe batabilir. Ve bu kadar dibe batmışken nasıl hala bu kadar gururlu olabilir”.
Karnı aç ve o tokluk hissini yaşamak için yaptığı şeyler beni hayrete düşürdü. Sürekli çabalayan, birşeyler yapmaya çalışan, açlığı bu denli yaşayıpta, onurundan ödün vermeyen bu karaktere, hayran kaldım. Açlık, sefalet başka türlü anlatılamazdı. Yazar anlayabilecek en iyi şekilde anlatmış. Fakat tek sorun şu ki; fazla sabır isteyen bir kitaptı benim için. Bazı sayfalarında sıkılmadım dersem yalan olur. Evet sıkıldım.
Çünkü ben bu kitabı almadan önce yorumları okuduğum zaman, beklentimi çok yüksek tutmuştum. Küçücük bir hayal kırıklığına uğradım. Yine de kitaplığıma bir kitap daha eklemenin mutluluğunu yaşıyorum.