Tütün Dergi
Müslüman olduğumuz için bu topraklar bize vatan kılındı. Bu toprakların vatanımız olarak kalmasının tek şartı da bizim Müslüman olarak kalmamıza bağlıdır. İkincisi bu günkü hâkim dünya görüşünün insana bakışını kabul etmiyoruz. Yani Batı medeniyeti insanları evrimini tamamlamış uygar toplumlar ve gelişimini tamamlayamamış az gelişmiş toplumlar olarak tasnif ediyor. Bu da onlara her türlü kendi lehlerine olan cürümü işleme alanı açıyor. Ama hayat böyle değil. İki tür insan yoktur. Bütün insanlar insandır. Batı dünyası bu konuda fazla ileri giderek gelecekte muhtaç olacağı merhamet alanını daraltıyor. Bence bundan kaçınmalı.
CİNAYETİN BÖYLESİ!
Olay, yüreği olan herkesi derinden sarstı: -Hani biz, dağda kalmış aç kurtları doyuran vakıflar kurmuş bir medeniyetin mensuplarıydık? -Hani biz, dünyada ilk defa olarak yaşlı ve düşkünlere bakan Darülaceze’yi kurmuş bir devlettik? Hani biz... diye başlayan cümleleri devam ettirirsek bu sütun, baştan başa dolar fakat yine yetmez. Evet; mutlak
Reklam
İslâmiyet İnsaniyettir
Mustafa Çağrıcı Peygamberimiz ilk vahyin sarsıntısını yaşadığında Hatice annemiz onu şu sözlerle sakinleştirmişti: “Korkma Muhammed! Allah seni esirger. Çünkü sen dürüst bir insansın… Doğru sözlüsün. Emanete hıyanet etmezsin... Güzel ahlâklısın... Akrabana yardım edersin. Çaresizlerin, güçsüzlerin yükünü taşırsın… Herkesten daha çok iyilik
Rıfat Oral/ Hayat Böyle
HAYAT BÖYLE Bir Arap atasözü vardır; “Gün olur lehimize, gün olur aleyhimize işler” Hayat bizi ilmik ilmik işler/örer Sabırla güçlendirir, şükürle süsler/güzelleştirir Eğer kendi ayakları üstünde duran Başkalarına destek ve yardımcı olan Şahsiyetli, merhametli ve adaletli Güleryüzlü, fedakar ve vefakar Zalimin karşısında, mazlumun yanında Hayrın ve doğrunun yanında Şerrin ve kötülüğün karşısında Dik duran, dik duranlarla birlikte dik duran Ve hayatı adalet ve merhamet medeniyeti ile yeniden örenler olabilirsek Hakkın ve halkın sevdiği bir insan olabilirsek İşte o zaman dünyalar bizim olur Ahiret de bizim olur Dünyamız ve ahiretimiz cennet olur..
KADIN CİNAYETLERİ VE MİMARİ OSMANLI evleri vardı bir zamanlar , sokağa bakan bir giriş kapısı, yanında dışarıdan bahçesi görülemeyecek kadar yüksekçe bir bahçe duvarı , giriş katta büyükçe bir sofa, mutfak,banyo ,kiler ve iki yada üç oda olurdu. Üst katta yine bir sofa caddeye bakan küçük bir balkon , sofaya açılan üç dört oda ile muhteşem bir medeniyeti yansıtan “insan, islam ve aile” odaklı mimari.. O evlerde anne baba , kardeşler, gelinler ve torunlar birlikte yaşardı. O evlerde karı koca kavgası olmaz, olsada kimse duymazdı O evlerde öfke ve cinnet değil , saygı vardı hürmet vardı merhamet vardı O evlerde sorunları polis ve adliye değil ,büyükler çözerdi O evlerde tekliğin israfı değil, çokluğun bereketi vardı Ar vardı haya vardı töre vardı.. ( Osmanlı Rahmani Yönetim Sistemi ve Rahmani Kültür Örneği) Ve hayatımıza batı tarzı yaşam ve onun getirdiği apartman daireleri girdi. İnsanlar stüdyo dairelerde bir medeniyeti harcadı. Yanlızlaştı.. töresizleşti.. belki bedenen konforu yaşadı ama ruhu hastalandı.. Şimdi size soruyorum; kadın cinayetlerinin müsebbibi mankurtlar ve Allah düşmanlarının dediği gibi İslam mı , yoksa batılı yaşam tarzımı?
Küresel Sistemi Ne Kadar Tanıyoruz :
Küresel dünya sistemi nedir, nasıldır? Doğru tanıyor muyuz? İllüzyon ve Manipülasyonlara bağlı kalmadan dünya sistemini doğru tanımlamak ihtiyacı… Küresel dünya sistemini oluşturan medeniyetler; İslam medeniyeti ve diğerleri (Batı-Hint Medeniyeti)… Küresel sistemin tarafları; farklı coğrafyalarda da olsa da; Habil-Kabil, Tevhid-Şirk, Zalim-Mazlum… Sistemin FİRAVUN'i (Devlet ve teşkilatlarla küresel egemenlik) karakteri… Sistemin KARUN (küresel sermaye ve pazar mücadelesi) karakteri… Sistemin BELAM'i (dinleri sisteme-piyasaya uyumlu) karakteri… Sistemin HAMAN (Askeri ve sivil bürokrasi)… Küresel sistemin belirleyici batı bloku (Avrupa-İsrail-ABD-Rusya) bu sistem sahiplerinin dünyayı sürükledikleri yer! Görünüm nasıl? 2.Dünya savaşında 80 milyon insan öldürüldü. Değer krizi… İslamofobi… Ekonomik sömürü… Ruhsal krizi… Müslümanlar küresel sistemin neresinde? Nasıl bir sistem öneriyorlar? Hangi değerleri taşıyabilirler? Dünyanın İslam’a ve Müslümanlara ihtiyacı var mı? Müslümanlar bu halleri ile küresel sistemi dönüştürebilirler mi? Kendilerini düzeltmeleri için nereden başlamalılar? Türkiye küresel sisteme taşıyacağı değerler nelerdir? Teoman Duralı yeni medeniyet teklifinin “Merhamet Medeniyeti” olması gerektiğini iddia eder. Alev Alatlı; ” Dünyanın İyiliği İçin Türkiye” perspektifi olmalıdır, der.
Reklam
38 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.