"Ama bu ölüler nasıl bir görüntüyle geri dönecekler? Eksik ve sakatlanmış bedenlerinde neyi muhafaza edecekler? Neyi seçecekler? Hayalet başı mı, yoksa hayalet gövdeyi mi?"
"Ne yazık! Ölüm ruhumuzu ne hale getirecek? Onu nasıl şekillendirecek? Ondan ne alıp ne verecek? Onu nereye yerleştirecek? Bazen dünyaya bakıp ağlaması için etten gözler bahşedecek mi?"
"...şimdi dünyayla benim aramda bir sınır olduğunu kesin bir şekilde kavrıyordum. Hiçbir şey bana önceki gibi görünmüyordu. Bu ışıklı geniş pencereler, bu güzel güneş, bu mavi gökyüzü, bu güzel çiçek artık bir kefenin rengi gibi beyaz ve solgundu."