Sezar’ın diktatörlüğe gidişini engellemek için birçok romalı anlaşmışlardı. Nihayet bir suikast gerçekleşti. Sezar kendini müdafaa ediyordu. Ne var ki, hançerle hücum edenler arasında kendi oğulluğu Brütüs’ü görünce müdafaadan vazgeçti, ölümü kabullendi. Kendisinden sonra, her ihanet hadisesinde hatırlanacak olan şu sözü haykırdı:
Sultan Abdülhamîd Han devrinin mühim simalarından olan Cevad Bey bunca ihânete ve hâinliğe dayanamayacak olacakki, sultana hal'ini tebliğe gönderilen heyeti karşısında görünce şu sözleri söylemişti:
"Bakınız, kimleri gönderdiler. Oldu mu, bu hakarettir. Sizi yemin ile temin ederim ki, şu vak'ada (31 Mart'ta) zerre kadar zîmethâl değildir. İnkılaptan beri Meşrutiyet'in muhâfazasına son derece riayet etti. Bu son vak'anın men'i için pek büyük gayretler gösterdi. Fakat ne yapsın, her şey bitmişti. Burada Yıldız'daki askerin silah kullanmamasını temin edebildi. Doğrusu buna teşekkür edilmelidir. Vallâhi benim bildiğim günahsızdır."
Hz.Ömer,Ebu Lü'lü ( Hz.Ömer' i şehid eden ) ' ye : -" Duydum ki,sen değirmen yapmakta üstüme yoktur diyormuşsun,bana da bir tane yapar mısın ? " Ebu Lü'lü öfkeli bakışlarını Hz.Ömer' e dikerek şöyle dedi : -" Şayet sağ kalırsam,sana öyle bir değirmen yapacağım ki,doğuda ve batıda herkes ondan bahsedecek." Bu sözleri işiten Hz.Ömer yanındakilere dönerek " vallahi köle beni tehdit etti " dedi....!