Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Meşrebi Kalender

85 syf.
·
Puan vermedi
·
1 saatte okudu
İdam mahkumu olan bir karakterin son saatlerinin birinci kişi ağzından aktarılması, roman kahramanı ile daha bir duygudaş olmamızı sağlıyor. Ölüm ile korkutma sebeplerinin karşısındakinin sıtmaya razı olması olarak, umut ettiğimiz insanların, blöf yapmadığını anlıyoruz. “Seni öldüreceğiz” sözü ne yazık ki bir tehdit değil. Sana ait olan bütün varlıklara el konulduğu haberini getiren bir postacı veya hayatında en çok sevdiğin insanın, ameliyattan sağ çıkamadığını söyleyen bir doktor gibi, sadece görevlerini yerine getiriyorlar. Kitapta en çok tekrarlanan söz “idam mahkumu”. Sanki bu söz, kitap çok ince olmasına rağmen, dikkati dağılanları veya zihinsel olarak uykuya dalanları uyandırmak için kurulmuş bir alarm. Birkaç sayfada bir karşımıza çıkıyor. Son olarak şunu söyleyebilirim: Yeraltından Notlar kitabından sonra ilk defa, kanlı canlı birini dinliyorum gibi hissettim. youtube.com/watch?v=k5QApJr...
Bir İdam Mahkumunun Son Günü
Bir İdam Mahkumunun Son GünüVictor Hugo · Karbon Kitaplar · 2018119,8bin okunma
Reklam
159 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
Herhangi bir şeye karşı çıkmak aslında ona değer vermektir. Var olduğunu ve dikkate değer olduğunu ilan etmektir. Karşı olmak bir düşünceyi bir fikri öldürmez. Hatta senin şahsına karşı olanlar, kendileri inanmasa bile,senin karşı olduğun fikri, sırf sen karşısın diye, bayraklaştırabilirler. Herhangi bir düşünceyi Hüküm Dağı’nın cehennemi
Ademden Önce
Ademden ÖnceJack London · Sosyal Yayınları · 197618,5bin okunma
Distopik kitaplar bana göre değil diyorum ama dinlemiyor maymun iştahlı deli gönül. Kitabı okurken aldığım küçük notları paylaşmak istiyorum. Sıkıcı gelebilecek detay bilgiler çok iyi bir kurgu kullanılarak bir öğrenci gezisi aracılığı ile okuyucuyu yormayacak şekilde aktarılıyor. Her anlamda “tek tip insan” yaratmaya bokanovskileştirmek deniyor. Eğer bir tercih şansım olsa, tüm yan etkilerine rağmen, ben “bokowskileştirilmeyi” tercih ederdim. Tek tipleştirme konusu Hitler’in epey ilgisini çekmiştir. Bu arada bu kadar kör gözüne göndermeden sonra Henry Ford’un kitaba tepkisi ne oldu acaba? Beynelmilel Yahudi kitabı gibi bir karşı kitap yazdı mı acaba?
Cesur Yeni Dünya
Cesur Yeni DünyaAldous Huxley · İthaki Yayınları · 202160bin okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
·
Puan vermedi
Distopik kitaplar bana göre değil. Kullandığı terimler çok uzak, çok soğuk. Bir türlü kitaba kendini kaptıramıyorsun. Sanki Finlandiyalı bir sevgilin var. Çok güzel, çok karizmatik ama daima bir poker suratı ifadesi çehresinde yer etmiş. Ne kadar uğraşsan da bir makas bile alamıyorsun yanağından. Abartmıyorum. İlk yirmi sayfa içinde defalarca “bu aşkın ızdırabını” sin kafları düzüp kitabı bir köşeye fırlatmak çok olası. Tabi ki “Leyla vuslatına ermek o kadar da kolay değil” sebatına sahipsen durum bambaşka olabilir. Anarşizmden çok Komünizm eleştirisi var kitapta. “Paylaşmak” gibi çok insani bir kavramın ideolojik hale getirilip bir baskı unsuru olarak kullanılmasını hicvediyor. Sadece bununla da kalmıyor. Sosyal yaşamda sürekli karşımıza çıkan, mantık kuralları ile çatışsa bile üstün gelen adet ve kurallara da giydiriyor. Tolkien gibi yeni bir dil yaratmasa da kitabın içinde kullanılan terimlere çok emek verilmiş. Notre Dame’nin Kamburu kitabının neredeyse yarısının Paris’in mimari özelliklerine ayrılması gibi burada da kavramların İOCA veya PRAVCA’da hangi anlamlara geldiğini okuyoruz. Sözün özü: Ben almayım, alana da mani olmayayım.
Mülksüzler
MülksüzlerUrsula K. Le Guin · Metis Yayınları · 202112,4bin okunma
331 syf.
·
Puan vermedi
·
24 günde okudu
Kitabın başındaki “yazım şekli” hakkındaki uyarının ne kadar gerekli olduğunu, kitapta birazilerler ilerlemez anlıyorsunuz. Tutunamayanlar kitabının bir bölümünde de buna benzer bir “noktalama işaretsizliği” deneyimi yaşamıştım . Kitabı bitirdiğimde “görmek” eylemi diye bir konuda hiçbir fikrimizin olmadığı, görme yetimizin olmadığı bir dünya
Körlük
KörlükJosé Saramago · Kırmızı Kedi · 2022103,4bin okunma
Reklam
632 syf.
·
Puan vermedi
·
8 günde okudu
Dostlar! Romalılar! Vatandaşlar! Dinleyin beni!
Oblomov
Oblomovİvan Gonçarov · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202139bin okunma
104 syf.
·
Puan vermedi
·
1 saatte okudu
Birinci ağızdan anlatım tarzını tercih eden eserlere bayılırım. Daha bir içten daha bir gerçekçi gelir. Ancak buradaki yoğun gerçeklik başımı ağrıttı. (Gerçekten de) sanki, henüz babamın öldüğü yaşta olmasam da, bir bar taburesindeyim ve yanımda bilgi olduğu kadar sarhoş, sarhoş olduğu kadar da geveze olan biri, alkolün kendisine verdiği yetkiye
Düşüş
DüşüşAlbert Camus · Can Yayınları · 201915,1bin okunma
265 syf.
·
Puan vermedi
·
8 günde okudu
Divan edebiyatını sevdirdiğine kesinlikle katıldığım, kitaplarını ağzımdan salyalar akarak okuduğum, yazarımızın bu kitabında, ne yazık ki, bolca “kibir” gördüm. Üstün niteliklerini çekemeyen komutanlarının ve görev arkadaşlarının var olduğuna, haksızlıklarla, önyargılarla, trajikomik birçok olayla karşılaştığına, kendisi her ne kadar bahriyeli
İki Darbe Arasında
İki Darbe Arasındaİskender Pala · Kapı Yayınları · 20184,779 okunma
240 syf.
·
Puan vermedi
·
25 saatte okudu
Kitabın ön kapağını görünce falım sakızlarını "aratacak" bir mani yazmak geldi içimden: Sen, desen de “Yazar benim, çizdiririm kendi mi makinist, bile” Bence arkadaki kömür atan adam bile değil, Kömür olmak yakışır, alçak gönüllüye.
Derde Deva Randevu 2
Derde Deva Randevu 2Murat Menteş · Alfa Yayıncılık · 20191,489 okunma
355 syf.
·
Puan vermedi
·
11 günde okudu
Kitabını okuduğunuz bir filmi daha sonra seyretmek ile filmini seyrettiğiniz bir kitabı daha sonra okumak, “okuyucu” veya “bitirici” olmanıza göre farklı sonuçlar doğuran bir deneyimdir. Bir olgunun birbirinden farklı iki “tür” tarafından yorumlanmasının aynı hazzı vermesi beklentisi “sakat” olmasına rağmen çok yaygın. Sınıflandırmamıza geri
Bülbülü Öldürmek
Bülbülü ÖldürmekHarper Lee · Sel Yayınları · 201471,7bin okunma
Reklam
280 syf.
·
Puan vermedi
·
33 günde okudu
Çocukluğumda, kebapçı menüsü kadar ince bir baskısı okuduğum bu kitabın, yaklaşık üç yüz sayfalık baskısını görünce dayanamayıp hemen okumaya başladım. Eserin ünü, yazarının ötesinde olan bu kitapla ilgili ilk solukta şunları söyleyebilirim: Çocukluk hevesi değilmiş gerçekten çok heyecanlıydı. Kıç kadar yerde,sürüsüne bereket sümüklü bebe, yamuk bir topun peşinden koşup, Barnabeu Stadında “el clasico” maçındaymış gibi pozlara girerdik ya, öyle bir şey değil yani. Romanın birinci kişi ağzı ile anlatılmasının yanına bir de betimlemeler eklenince kitaptaki gerçekçiliğe pozitif etkisi olmuş. Hatta romanı anlatan karakterin olmadığı ortamlardaki gelişmelerin aktarılmasında “geçici anlatıcı” kullanılması ayrı bir tat olmuş. Kitapta beni rahatsız eden tek şey geminin ismiydi: Hispaniola. Tamamen benim sorunlu bilinçaltım yüzünden, kitapla istediğim kadar özlem gideremedim. Kitabın ismi, neredeyse, karakterlerin isminden daha çok geçiyor ve ne zaman kitabın ismini okusam aklıma, Coşkun Sabah ve onun nevi şahsına münhasır udu geldi. Bununla da kalsam iyi. Geminin ismini okuduğum anda bir yandan da o “müthiş özlü sözlerle dolu” şarkıyı söyledim: İspanyola İspanyola Bütün şarkılarım hep sana İspanyola İspanyola Aşkın ateşini ver bana Ah maria , Ah maria… youtu.be/p3PIu8kX3Qs
Define Adası
Define AdasıRobert Louis Stevenson · İş Bankası Kültür Yayınları · 20175,7bin okunma
·
Puan vermedi
Hayatı “uzun ince bir yol”a benzetmemizden midir bilinmez, yol hikâyeleri hep ilgimizi çeker. Hele de yolculuk yapılan araç tren ise ortamda buram buram romantizm ve hatta melankoli kokmaya başlar. Bizler için, hızı ve rengi ne kadar değişirse değişsin; “kara tren” gecikmeye belki de hiç gelmemeye devam eder. Aylak Adam romanındaki “sanki her şey ben olmadığım zaman, benim olmadığım yerlerde mi oluyordu?” duygusundan beslenen bu arayış bizi hep bir yolculuk özlemine itiyor. Mekan veya zaman fark etmez, tek bildiğimiz “bu zaman” ve “burası” nın dışında bir yerde “mutluluk” diye bir şeyin gerçekten var olduğuna inanma isteği. Kitap yukarıdakileri düşünmeme sebep olsa da, kurgu ve karakterlerin arasındaki bağ çok “yavan” geldi. Sözün özü; ne kadar uğraşırsam uğraşayım, adını daha önce hiç duymadığım bu yazarın kitabını bitiremedim.
İstanbul Treni
İstanbul TreniGraham Greene · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2019929 okunma
112 syf.
·
Puan vermedi
·
5 günde okudu
İlk cümle çok sarsıcı. Daha Bismillah demeden kitabın kahramanının öldürüleceğini öğreniyoruz. Çok değer verdiğiniz birinin, amansız bir hastalıktan dolayı kısa bir süre sonra öleceğini, üçüncü bir şahsın ağzından öğrenmenize benzer bir duygu hissettiriyor. Kitap boyu, gerilim filmi seyreden yaşlı teyzeler gibi “ arkanı dön evladım, katillerin
Kırmızı Pazartesi
Kırmızı PazartesiGabriel Garcia Marquez · Can Yayınları · 202177,5bin okunma
217 syf.
·
Puan vermedi
·
6 günde okudu
Yazdığı kitap başına bela olmasın diye, muska niyetine, İngiltere’nin kralları arasında insanların ağzına en çok sakız olan hükümdara, yani 8. Henry’e övgüler düzerek başlıyor kitabına. ( En eski mesleğin fahişelik olduğuna inanılsa da; bence, en eski meslek “kıç yalayıcılığı”…) Emme, su testisi su yolunda demişler… Kitaptaki düşünceleri başına
Utopia
UtopiaThomas More · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202020,3bin okunma
80 syf.
·
Puan vermedi
·
1 saatte okudu
Bazı internet sitelerinde “tıklanma” sayısını arttırabilmek için garip garip başlıklar seçilir: Öyle bir şey söyledi ki, duyunca kulaklarınıza inanamayacaksınız !!! Pes dedirten gelişme !!! Devrim yaratacak hareket !!! Kan donduran olay !!! Tarihi an !!! vb… Dayanamaz bakarsınız ama sonuç, hep hüsran, hep hüsran… Haberlerin hiçbirinde, hayatın
Olağanüstü Bir Gece
Olağanüstü Bir GeceStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2023143,4bin okunma
142 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.