Hayatım, zamanın vefasızlığından darmadağın, dönemin musibet taşıyla kudret ve itibarın bir cam gibi kırılmış, günüm iyilerin zülfü gibi perişan, rüzgarım kendi zamanı gibi düzensiz, gönlüm felek okunun ucuyla kanlı ve bahtım felek tarafından alt üst.
Mesture Erdelanî
Özellikle de Kürt kadını tarih boyunca mazlup olup, istismar konusu edilmiş ve Kürdistan toplumunun ataerkil diktatörlüğü kadını birçok açıdan kısıtlamıştır..
Mesture,bu günkü Kürt kadını için birçok yönden örnek teşkil edecek bir şahsiyettir .
İslâm ülkelerindeki müftülerin büyük kısmının Kürtler arasından çıktığını görüyoruz...
Örneğin; otuz yıldan fazla Irak'ta Hanefi ve Şafi mezhepleri için fetva verme makamında olan Müftü Zehavi ve aramızdan ayrılalı çok olmayan Allame Molla Abdülkerim Müderris ya da Kuveyt müftüsü Ahmet el-Hacı el-Kurdî ,Katar'ın şu anki müftüsü Muhammed Muhiddin el-Karadaği. 10.yüzyılda Mekke'de müftülük yapmış olan âlim,hatip ve meşhur müftü Muhammed İbn-i Süleyman el-Kurdi ki bu gün de fıkıh mektebinde el-Kurdi ismiyle ünlüdür. Onun fetvaları İbn-i Hacer'in Tuhfe'sinin önemli kaynaklarından sayılır.Ya da 12.yüzyılın ikinci yarısında Bağdat müftüsü olan Allame Sine-i Zade gibi ...
Eğer Allame Beytuşi Kur'an dili olan Arapça'ya hizmet etmeseydi Araplar ,nasıl Arap ilmiyle iftihar ederdi.
Doğrusu Kürdistan'da ondan başka bir âlim yetişmemiş olsaydı bile , yalnızca o Kürdistan'ın iftiharı için yeterli olurdu ...