Bir zamanlar nasıl olup da böyle bir zalimi, bu kadar değersiz bir insan müsveddesini efendim olarak kabul edebildiğime, yüreğimin hayranlık duygularıyla dolabildiğine şaşıp şaşıp kalıyordum. Çünkü masum insanları öldürmekten zevk alan, kendi başı derde düşünce çocuklar gibi hüngür hüngür ağlayan, gâvur parasıyla metelik etmez bir zavallıydı bu.
Sayfa 107
biliyoruz prenses olduğunu :)))
Para, mübadelelerde aracı olarak hizmet eden metadır; yani, gösterdiğimiz gibi, metaların prensesidir, en üstün metadır, her zaman için arzdan çok talep edilen metadır, tüm diğer metalara baskın çıkar, tüm ödemelerde kabul görür, dolayısıyla, tüm değerlerin, tüm ürünlerin, olası tüm serma­ yelerin temsilcisidir.
Sayfa 253Kitabı okudu
Reklam
Şimdikiler başı dik yürüyor
Fiyatı ikibin filoriye yükselinceye kadar ambarında istifleyeceği otuz fıçı Karabaş balını, ikişer metelik karşılığında otuz hamala taşıtan bu vurguncu tüccar da, çökük omuzlarına ve sırtındaki kambura bakılırsa, çoğu meslektaşı gibi, sanki günah yükü altında ezilmişti.
392 syf.
·
Puan vermedi
MUTSUZ MUTLULUK
Mutluluk ; 2007 yılı Barnes-Noble Büyük Yazar ödülü almış , 93 defa baskı yapmış,sinemaya uyarlanmış,açık ve net bir şekilde Türkiye portresi çizen bir Livaneli romanı... Livaneli'nin farklı dilleri,dinleri,kültürleri ve hayatları harmanlayarak , okuyucuya aktarması olayına hayranım .Yine kalbe ve akla dokunan, yer yer mitolojik,yer yer
Mutluluk
MutlulukZülfü Livaneli · Doğan Kitap · 202060 okunma
Biz güneşi ceplerde kaybettik, metelik gibi astarını içine düşürdük. İhtiyarların da tabii güzelleri var, derinleri var, inceleri var, ağlayanları var... Ben ekseriyet ölçüsüyle söylüyorum; onlarda iş görmüyorum. Onlarda iş olsaydı halimiz zaten bu olmazdı.
Sayfa 142 - Necip Fazıl KısakürekKitabı okudu
Gündelik hayatın ağırlığı kadınların üzerindedir. Kadınlar var olan durumu tersine çevirerek gündelik hayattan bir çıkar sağlayabilirler; ancak her durumda bu yükü taşımaya devam ederler. Birçok kadın bu ağırlığın içinde tutsak kalır. Kimileri için düşünmek, kaçmak demektir; artık görmemektir, çamura battığını unutmaktır, onları dibe çeken yapışkan kütleyi artık algılamamaktır. Kadınların ikameleri vardır; kadının kendisi bir ikamedir. Erkeklerden, insanlık durumundan, hayattan, tanrılardan ve Tanrı'dan şikayetçidirler. Ancak hep ıskalarlar. Kadınlar gündeliklik içinde hem öznedirler, hem de gündelik hayatın kurbanlandırlar, dolayısıyla nesnedirler, ikamedirler (güzellik, dişilik, moda, vs.); üstelik, İkarnelerin çoğalmalan kadınların aleyhinedir. Kadın aynı zamanda hem alıcı hem de tüketicidir; hem metadır, hem de metanın simgesidir (reklamlardaki çıplak beden ve gülümsemedir). Gündelik hayat içindeki durumlarının belirsizliği (ki bu da gündelikliğin ve modemliğin parçasıdır), anlamaya giden yolu onlara kapatır.
Reklam
213 öğeden 31 ile 40 arasındakiler gösteriliyor.