"Sevgiyi tarif etmeye kalksam, seni anlatırdım. "
İşte özet bu. Sevdiğiniz insana söyleyebileceğiniz en güzel sözlerden biri. Kitapta daha nice duygu yüklü sözler var. Keşke size hepsini tek tek söyleyebilsem ama bu çok zor. Sevginin sırrına erişebilmeniz için kitabı sindire sindire okumanız gerekiyor.
Kitabı açtığınızda ilk başta sizi yazarın şiirleri karşılayacak. Altını çize çize ilerlediğinizde ise sevdiği kadın olan Mihriban Hanım'a gönderdiği mektuplarla devam edeceksiniz. Her satırda aşk, her satırda sevgi, ayrılık acısı, kavuşmanın tatlılığı, sevdiğiniz insan yanınızda olmadığı zamanlardaki o kalabalıklar arasındaki yalnızlığı hissedeceksiniz bir kez daha. Hamdolsun ben kavuştum. Bu kitapla da eşim sayesinde tanıştım. Nişan bohçama eklediği kitap sepetinin açılışını bu kitapla yaptım. Güzel de bir seçim oldu. Bu kitabı okumak aylarımı aldı, çünkü her satırında başka dünyalara daldım, keyif ala ala okudum. Çoğu satırını eşimle paylaştım, sevgimin değerini arttırdı. Bu yüzden kitabı daha çok tüm sevenlere armağan ve tavsiye ediyorum. Sizin de keyifle okuyacağınızdan hiç şüphem yok. :)
Yəhudi fahişə müsəlman uşağı necə xilas etdi? (AZE)
Yəhudi fahişə müsəlman uşağı necə xilas etdi?
Keçən əsrin 70-ci illərində ünlü fransız yazıçısı Romen Qari ciddi tənqidlərə tuş gəldiyi ərəfədə Fransada hər kəs ədəbiyyatda uğurlu addımlar atan Emil Ajardan danışırdı. Emil Ajar fransız ədəbiyyatında qəfildən peyda olsa da, tez bir zamanda parlamağı, oxucuların sevimlisinə çevrilməyi bacardı.
Bu ve benzeri şuçlamalarla Patrik’e karşı mücadele eden Kardinal Humbert 1054 yılında artık kopma noktasına gelmiş olan İstanbul-Roma kavgasına son noktayı koyan kişi oldu. 16 Temmuz 1054 sabahı kutsal ayin sırasında Ayasofya’yı bastı ve töreni yönetmekte olan Patrik’in önüne bir “bull” bıraktı. (Bull, Papa’nın fetvası gibi bir metindir.) Patrik ve çevresindekiler önlerindeki mihrabın üzerine bırakılan metni büyük bir şaşkınlık içinde okudular. Buna göre Papa IX. Leo, Patrik Cerularius’u ve yanındakileri “aforoz” etmiş, diğer bir deyimle Hıristiyanlık aleminden kovmuştu.
İlk şaşkınlığı atlatan Patrik de aynı şekilde Papa’yı Hıristiyanlıktan kovduğunu açıkladı. Ve daha sonra bunu yazılı hale getireceğini bildirdi.
Ümit Yaşar Oğuzcan, belki de şiir dünyamızın en depresif şairi. Mihriban'a olan aşkı, onunla birlikte olamayışı, oğlu Vedat'ın intiharı. Beni en çok etkileyen kitabı oldu iki kişiye bir dünya ve sahibini arayan mektuplar. Mihriban'ı bir ömür boyunca arayacak ama bulamayacak olan mektuplar. Ümit Yaşar Oğuzcan'ın dünyasını en iyi betimleyen şiiri bana kalırsa iki kişiye bir dünya ve senfonik şiir kategorisini edebiyatımızda en iyi temsil eden şiirdir.