Mihriban Bozkurt ️

Mihriban Bozkurt ️
@mihriban_bozkurt
Sıkı Okur
Yaptıklarımızda bir şeyler eksik, bir şeyleri kaybettiğimiz besbelli. Neyi kaybettiğini hatırla! Yaşamak için okuyan biri...
Her Yürek Sevgi Arar
İnsan hüznünü, kederini, sevincini ve heyecanını paylaşmaya meyyal olarak yaratılmıştır. Karşısından her zaman ilgi, sevgi, saygı, destek, onay, yardım bekler. Kalbin bu ihtiyacı karşılanmayınca kişi sığlaşır, agresifleşir ve yalnızlaşır. Bu sebeple insan ekmekten, sudan çok sevgiye ve alâkaya muhtaçtır. İnsan, bir refîkaya veya bir refîke muhtaçtır ki aralarında hayatlarına lazım olan şeyleri muavenet suretiyle karşılayabilsinler. O muhabbetin sırrıyla birbirlerinin sıkıntısını giderebilsinler. Gamlı ve kederli zamanlarını, ferah ve sürûra tebdil edebilsinler. Çünkü bu dünyada insanların tam ünsiyeti, ancak refîkasıyla olur. İnsan kalbine karşı bir kalbin denkliğiyle hayat bulur.
Sayfa 32 - Hayat yayınları, Nurdan DamlaKitabı okuyor
Reklam
Her Yürek Sevgi Arar
İnsan ruhu en çok sevgiyle beslenir. Bunu da kalbine karşılık bir kalp bulmasıyla gerçekleştirebilir. Eğer bu hakikat olmasaydı neden insanoğlunun yeryüzü macerası bir aşkın ayrılık ve kavuşmak hikâyesiyle taçlandırılsın ki?
Sayfa 32 - Hayat yayınları, Kalbim Sana Emanet, Nurdan DamlaKitabı okuyor
Aşkın Kadim Tarihi
Her on kadından biri gebeliği sırasında fiziksel şiddete maruz kalırken, Peygamberimiz (s.a.v) kadını erkeğin şakayığı olarak görür ve onun incinmesine ve üzülmesine asla izin vermezdi. Kadını bir şakayık çiçeği gibi koruyup gözeten Efendimize salât ve selamlar olsun. İlişkilerin bu kadar yozlaştığı, sıradanlaştığı, içinden çıkılmaz duruma ve azap haline geldiği bir dünyada onun gösterdiklerini yapmaktan başka çare ve çıkar yolumuz yok.
Sayfa 17 - Hayat yayınları, Nurdan DamlaKitabı okuyor

Reader Follow Recommendations

See All
Aşkın Kadim Tarihi
Kadına nasıl davranılması gerektiğini öğreten bir Nebî'nin rehberliğinde kadının kıymeti anlaşıldı. Eşini incitmeyen, hürmet ve saygıda kusur etmeyen, evinde ona yardım eden, akıl danışan bir Peygamberin eşliğinde anlatıldı dünyaya kadının kıymeti. Efendimiz (s.a.v) kızların diri diri toprağa verildiği bir dönemde kız babası olmakla övündü ve hanesindeki kadınların kıymetini âlem–i cihana ilan etti.
Sayfa 17 - Hayat yayınları, Nurdan DamlaKitabı okuyor
Aşkın Kadim Tarihi
Yeryüzü yasasında; yüz yıllar boyu kadını İslâm dini kadar koruma altına alan hiçbir yasa yoktur. Günümüz Türkiye'sinde bile üç yıl içerisinde beş bin civarında kadın cinayete kurban gitti. İslâm, değil kadının canına kast etmeyi, onu incitmeyi bile zûl sayarken bunlar olmuştur bu Müslüman ülkede!
Sayfa 17 - Hayat yayınları, Nurdan DamlaKitabı okuyor
Reklam
Aşkın Kadim Tarihi
Hz. Âdem ve Hz. Havva ile başlayan bu tarihsel süreçte; Hz. İbrahim (a.s) eşi Hacer, Hz. Eyyúp (a.s) ile eşi Leyya ve güzeller güzeli Peygamberimiz (s.a.v) ile eşi Hz. Hatice (r.a), bu hassas teraziyi dengede tutmayı başararak insanlığın iftihar tablosu oldular.
Sayfa 16 - Hayat yayınları, Nurdan DamlaKitabı okuyor
Aşkın Kadim Tarihi
"İnsanın tarihçesi aşkın tarihçesine denk gelir. Çünkü aşk yeryüzüne insanla birlikte inmiştir."
Sayfa 15 - Hayat yayınları, Nurdan DamlaKitabı okuyor
Kalbim Sana Emanet
Kalbim Sana EmanetNurdan Damla
8.7/10 · 16 reads
Yüz Tanımıyla Kişiler Takip Edilebiliyor
İnsanlığın gelmiş olduğu çağ bugün artık dijital çağ. Bu çağda insanların yüz tanımıyla takip edilebilmesi mümkün. Selfie çekip sosyal medya hesaplarımızdan paylaşıyoruz. Selfie ile yüzler tanınıyor. Yüz tanımıyla kişiler takip edilebiliyor. Artık dijital çağdayız. "Dijital göz dijital kartal" diye çok ciddi tanımlar var. Ülkeler artık dijital paylaşımlar yapıyor birbiriyle. Sosyal medya çağına gittiğimiz yer dijital kimlikler çağı olacaktır. Dijital kimliklerde artık şunları konuşacağız: Amerika'ya veya İsrail'e kötü söz söyleyenin dijital kimliği kapatılacak ve hiçbir hizmet göremeyecek.
Sayfa 103 - Motto yayınları, Said ErcanKitabı okudu
Sosyal medya ve bilgi kirliliği
Sosyal medya ile birlikte özellikle ergenler ve genç kullanıcılar, bilgiyi süzgeçten geçirmiyor. Bir bilginin en önemli kriteri, onun doğru olması değil, çok paylaşılması. Eğer o bilgi çok beğeni alıyorsa, çok rt ve favori alıyorsa paylaşılmalıdır.
Sayfa 87 - Motto yayınları, Said ErcanKitabı okudu
Reklam
SOSYAL MEDYANIN TOPLUMSAL HAYATA ETKİLERİ
Toplum, sosyal medya ile belli belirsiz, mecburi bir ilişkiye girdi. Sosyal medyanın dönüştürme gücü, toplumun değişime açık yönü ve iletişimin sihirli gelişimi toplumu etkileme noktasında tarihte hiç olmadığı kadar etkili olmaya başladı.
Sayfa 86 - Motto yayınları, Said ErcanKitabı okudu
Sosyal Medya Dili
Sosyal medyanın oluşturduğu sosyal insanla beraber eski kültürel kavramların sürdürülebilirliği zorlaşıyor. Bunun yerine yeni iletişimin getirdiği dijital bir kültür altyapısı oluşuyor. Özellikle dilbilgisi anlamında ister istemez bir yozlaşma, dil tahribatı ve kavramların içinin boşaltılması kaçınılmaz bir şekilde ortaya çıkıyor.
Sayfa 78 - Motto yayınları, Said ErcanKitabı okudu
Sosyal medya basit tanımıyla vatandaş gazeteciliği demek. Kendi medyasında bir şeyler paylaşmak, özelini açmak daha çok takipçi getiriyor. Kendi medyasını diğer medyalardan ön plana çıkarmak için aykırı şeyler paylaşmak cazip geliyor. Herkes bir şeyleri ispatlama derdine düşüyor; kimileri daha mutlu olduğunu göstermek istiyor, kimileri başarılı olduğunu vurgulamak istiyor. Aslında herkes olduğunu değil olmak istediğini sergiliyor, ortaya özel hayatlar saçılıyor. Her yerde her zaman ölçü kaçmamalı, sosyal medya için de bu geçerli.
Sayfa 40 - Motto yayınları, Said ErcanKitabı okudu
Osmanlı Yönetiminde Bulgaristan ve Bulgar Milliyetçiliğinin Uyanışı
Türklerin Bulgaristan'ı ele geçirmesiyle kendilerine hakimiyet alanı oluşturan Boyarların halk üzerindeki baskıları son bulmuştu. Keyfi idare yerine düzenli bir devlet teşkilatı kurularak ülkeye birlik ve merkezilik getirildi⁵¹. Osmanlı Devleti, Bulgarların dini inançlarına müdahale etmemekle birlikte Bulgar Kalesi'ni İstanbul'daki Fener-Rum Patrikhanesi'ne bağladı⁵². Fener-Rum Patrikhanesi, bir müddet sonra Bulgarlar üzerinde hakimiyet kurmak amacıyla ayinlerde Bulgarcanın kullanılmasını yasakladı. Bulgar din adamlarının eğitimleri ve terfi şansları bulunmuyordu. Yunanlar tarafından hizmetkar olarak kullanılıyor, hatta kimi zaman ayinlerin ortasında dövülüyordu⁵³.
Sayfa 153 - Timaş Yayınları, Taha Niyazi KaracaKitabı okudu
"Beni bu havalar değil, yıktıkça yeniden yapılan lat, menat, uzzalar mahvetti."
219 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.