“Çal, tar, çal tar!..
Sesinden en latif şiirler dinleyim,
Çal tar, bir müddet kadar,
Nağmeni su gibi yanan ruhuma serpeyim.
Çal tar!
Seni kim unudar (unutur)?
Ey geniş kitlelerin acısı, şerbeti,
Alevli sanatı!
Gözleri kıbleye açılan çit örülmüş binalar,
Dinlemiş ezelden sesini.
Takkeli babalar, peçeli analar.