Zaman varlığın dilidir, varoluş da bu dilin dile gelmesi, varlığın ses vermesidir. Varlık bizimle, zaman yoluyla, zamansallık görünümü içinde konuşur. Gerçekte konuşan ise varoluştur. Varlıkla zamansal dilden konuşuruz o da bize “zaman içinden” ve “zaman eşliğinde” ses verir. Zaman içindelik yahut zaman eşliğindelik, bu müşterek dilin sözcükleridir.