* Bir insanı tamamıyla tanımak için bazen asırlar bile yetişmez; kâfi derecede tanımak için bazen bir an bile yetişir.
Cumhuriyetiyet dönemi Türk edebiyatı yazarlarından olan Peyami Safa yı Dokuzuncu Hariciye Koğuşu, Madmazel Notaya nın Koltuğu ve Yalnızız romanlarında tanıyoruz daha çok..
Gazeteci kimliğinin yanı sıra yaşamı ve fikrî
Bütün umutları tükenmiş, bütün imkanları elinden alınmış birinin zindanda yazdığı, benim de sıcak evimde, rahat koltuğumda mahcubiyet duygusu içerisinde okuduğum kitabın ilk cümlesiydi ve bu cümlenin sırf daha edebî bir giriş olsun diye öylesine yazılmamış olduğuna yazarın hayatı şahitti. Beni bu kadar etkilemesinin nedeni de buydu galiba.
Hafta sonu okumak için kitaplığımı karıştırırken karşıma
Deniz Gezmiş çıktı. Aslında okunmayı bekleyen çok kitabım var ama benim amacım hafta sonu için okuyacağım bir kitap bulmaktı. Malum 1 Eylül'de okuma etkinliği başlıyor.
Deniz Gezmiş, kitapların arasında sıkışmış mahsun mahsun bana bakıyordu, 'neden hala beni okumuyorsun?' der gibi. Ne zaman almışım
https://1000kitap.com/Ottomaans kod adlı okurun paylaştığı iletiye ve
Ahmet Altan ‘a cevaptır. #40288569
Öncelikle, benim tarafımda engelli değilsiniz Semra Hanım, buyurunuz gelip cevap yazınız, ama gelmezsiniz, gelirseniz beklerim…
Ahmet Altan’ın tarih bilgisi nedir bilemem ama zaten
Muhammed Ali, 1976 yılında merhum Erbakan hocanın davetiyle İstanbul’a geldiğinde, Erbakan hoca onu kucaklamıştı.
“ Beni ilk defa beyaz bir lider kucakladı.” Demişti.
Milli görüş lideri Prof. Dr Necmettin Erbakan hocamı doğum gününde rahmetle anıyorum.🌹
BAĞIMSIZLIK ve KURTULUŞ!!!
30 AĞUSTOS ZAFER BAYRAMIMIZ KUTLU OLSUN!!!
Mustafa Kemal Atatürk'ü diğer Paşalardan ayıran en büyük özelliği nedir diye sorsalar, net olarak vereceğim cevap AKIL olurdu.
“Benim kanaatim oydu ki ve daima o oldu ki, insan diye yaşamak isteyenler, insan olmak vasfını ve gücünü kendilerinde görmelidirler. Bu
Eğitim kavramı literatürde, "bireyi topluma yararlı hale getirme süreci", "bireyde davranış değiştirme süreci" veya "bireyin davranışlarında kendi yaşantısı yoluyla ksıtlı ve istendik davranış değişikliği oluşturma süreci" olarak açıklanabilmektedir. Fakat öğretmen ve adaylarının düşünce ve görüşlerine uygun olarak
Roland Barthes bir iki yıl önce kendisiyle yapılmış bir konuşmada aydının durumu üstüne çok kötümser sözler söylüyordu: “Aydın, toplumun bir döküntüsü, bir artığıdır; sözcüğün gerçek anlamıyla bir dışkı. Bazı rejimlerde bu dışkıya başka roller verilmeye çalışılır. Oysa, adı üstünde, dışkı dışkıdır; başka hiçbir şeye yaramaz.
Sürekli fikir değiştiren bu
“Herkes keyfine, fantezisine, kendi maksadına, menfaatine, aldatacağına, ve aldatıldığına göre yazar.” Dr. Rıza Nur, I. Baskı, Sayfa 523, Hayatım ve Hatıratım
Bu hatıratta okuduklarımızın temel özeti işte Rıza Nur’un kendi ifadesinde bize sunulmuştur. Yani okuyacağımız hatırat için bize şunları demektedir;
Bu hatırat, benim keyfime, benim
Yine Atatürk incelemesi ile karşınızdayım. Diyebilirsiniz ki "Bu da Atatürk'ten başka bir kitap incelemiyor", isyanınızda haklı olsanız bile elimde değil, çünkü Atatürk tarih sayfalarına sığan bir insan değildir. Onun, çatık kaşlı tarihin dışında kalan nice yönleri vardır. Bunları ancak okuyarak, araştırarak, anlatarak öğrenebiliriz.