Akış
Ara
Keşfet
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
Kitap Türleri
Dergiler
Çevirmenler
İncelemeler
Alıntılar
İletiler
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.38.6
Son derece güzel bir araştırma eseri. Yazar Mehmet Ali Ağca'nın Abdi İpekçi cinayetinden sanık olarak yakalanmasından başlayarak olaydaki çelişkileri, Ağca'nın verdiği farklı ifadeleri, hapishaneden kaçırılmasını, kendisine yardım edenleri, Papa suikastının detaylarını bir çırpıda pek çok ek bilgi ile beraber sunuyor bize. Ağca'nın ve ekibindekilerin bağlantıları, olayın üstünün kapatılmaya çalışılması, Milliyet gazetesinin satılmak istenmesi ve Aydın Doğan'ın bu işlerle ilgisi, Uğur Mumcu'nun yaptığı araştırmalar sonucu ikinci bir dava açılması gibi pek çok bilgi mevcut. Kitabın sonunda da olayla ilişkisi bulunan herkesin alfabetik sırada ufak ufak hayat hikayeleri mevcut. Mutlaka okunması gerekenlerden.
639 syf.
8/10 puan verdi
Cilt I
Nikita Kruşçev
Nikita Sergeyeviç Hruşçov, doğru okunuşu Hruşçyov olan soyadı, Türkiye'de genellikle İngilizce Khrushchev yazımındaki gibi Kruşçev olarak telaffuz edilir. Stalin’ in ölümünden sonra 1953-1964 yılları arasında 11 yıl süre ile Sovyetler Birliği Komünist Partisi Genel Sekreteri olarak görev yapmıştır.
Anılarını iktidardan
kitap 1934 yazılmış. Yazar suni petrole ciddi ümit bağlıyor o tarihte almanya'da kömürden petrol üretildiğinden bunun yaygınlaşmasının petröl endüstrisinin kan siyaset ve savaş üzerine kurulu gücünü kıracağından bahsediyor. ancak "suni petrol" ve "kömürden petrol üretimi" diye arattım. kömürden petrolü 2. dünya savaşı sırasında almanya sonra da ambargo altındaki güney afrika üretmiş. güney afrika hala üretiyor diyor haberde. Peki bu neden yaygın şekilde üretilmiyor.
Bir de ingilizlerin hidrojenden suni petrol ürettiği haberi var. Anlamadım? Bilen birisi aydınlatırsa sevinirim.
Bir de kitabın editörüne (ve yayına hazırlayanına) bir not düşmek istiyorum. ABD Başkanı için çeviride ABD Cumhurbaşkanı ifadesi kullanılmış, Milletler Cemiyeti için ise Uluslar Kurumu. Bu kadar mı basit bu işler.
haberturk.com/ekonomi/makro-e...
globalenerji.com.tr/dergide-bu-sayi...
milliyet.com.tr/ingilizler-yapa...
Sayin Livaneli' nin kitaplarini hiç sıkılmadan okurum. Bu da onlardan biriydi. Evet biraz daha zayifti fakat ben zaten kurguyla birlikte yazarin tarihi, kulturel ve ya guncel detaylari ustalikla arkariyor olmasini seviyorum. Hic dusunulmemi, belki de merak edilmemis konular hakkinda verdigi bilgiler okuduklarimi daha da keyifli kiliyor.
İrk, dil, milliyet ayriminin kotu sonuclarina yaptigi vurgu, ihtiyacimiz olani bize cok guzel aktariyor.
Ne var ki soylemeden gecemeyecegim, yazarin cogunlukla medeniyetle bati kulturunu kastedmesi ve diger dinlere gosterdigi humanist yaklasima kiyasla islama karsi cimri davranmasi ve de bir cok konuda arastirmaci tavrina ragmen islami kuran bazinda degil de mezhep ve tarikatlarin carpittigi yonleriyle ele almasi bir eksiklik olarak hissediliyor. Bunu da yozlasmis toplumun bir elestirisi olarak yorumlayip cok da irdelemiyorum okurken.
Dinle Küçük Adam, Wilhelm Reich’ın 1948 yılında yazdığı,
yazıldığı güne ve geleceğe ışık tutan unutulmaz eseridir.
Reich, bu eserinde 20. yüzyılın sıradan insanına “küçük adam”
şeklinde seslenir ve kitap “küçük adam”lara yapılmış ağır bir eleştiridir.
“Küçük adam” her yerdedir.
Hepimizin içindeki apolitik, boyun eğen, taptığını devir değişince taşlayan
sıradan insandır. Toplumun boynuna yerleşmiş, kanını emen bir asalaktır.
Üretici değil, tüketicidir. Kendine verileni tüketerek “Führer”ine
methiyeler düzmektedir. Sevgiden anlamaz ve sevgisini gösteren
gençleri hapse attırmak için elinden geleni yapar.
Bilime karşıdır, bilim onun için zaman kaybı ve gereksiz bir iştir.
Bilim yapmak, okumak,araştırma yerine Reich’ın dediği gibi boks maçlarına
-futbol maçlarına- gitmeyi tercih eder.
Kitap “küçük adam” kavramını tanımlama ve yerme konusunda yazılmıştır,
ama Reich’ın “küçük adam”dan hala bir umudu olduğunu söylemekte gerek.
İçimizdeki "Küçük Adam"lardan kurtulup, sadece "İnsan" olabilmek
umuduyla okunması gereken eşsiz bir eser.
dunyalilar.org/dinle-kucuk-ada...
blog.milliyet.com.tr/dinle-kucuk-ada...
rafinasigmayanlar.blogspot.com.tr/2014/09/kitap-2...
Yazıldığı 1965 yılından itibaren Dünya Edebiyatının çok tartışılan ve beğenilen kitaplarından biridir, Boyalı Kuş. Polonya doğumlu yazar Jerzy Kosinski'nin Otobiyografik özellikler ve şiddet unsurları taşıyan kitabı, İkinci Dünya Savaş'ının
ilk yıllarında 6 yaşındaki bir çocuğun ailesi tarafından yaklaşan Nazi işgalinden kaçabilmesi için Doğu Avrupa'da bir köye yollanması ve burada başına gelen olaylar aktarılır. Kitap 20 bölümden oluşmaktadır.
tr.wikipedia.org/wiki/Boyal%C4%B...
dyedbird.blogspot.com.tr/2010/02/boyal-k...
kitapcayasamak.blogspot.com.tr/2014/03/jerzy-k...
blog.milliyet.com.tr/boyali-kus--jer...
rafinasigmayanlar.blogspot.com.tr/2014/07/kitap-1...
