Mesela, neden odanda duran ve senin koltukta ya da çalışma masasının başında oturuşunu, uzanışını, uyuyuşunu (Mışıl mışıl uyumanı dilerim!) seyreden mutlu dolap değilim?
Ahmed Arif
Susmuş dağ, Susmuş deniz. Dünya mışıl-mışıl, Uykular derin.
Reklam
Neden bu son derece belirsiz ve korkunç sorumluluk gerektiren durumun bütün azabını çeken kişiyim sanki? Mesela, neden odanda duran ve senin koltukta ya da çalışma masasının başında oturuşunu, uzanışını, uyuyuşunu (Mışıl mışıl uyumak dilerim!) seyreden mutlu dolap değilim? Neden mi değilim? Çünkü seni şu son günlerin acları içinde görseydim ya da Viyana'dan ayrılmak zo- runda kalsaydın, üzüntüden yıkılırdım.
Sayfa 123Kitabı okudu
Sen körsün ama mışıl mışıl uyuyorsun, ben görüyorum ama gözüme bir gram bile uyku girmiyor.
Peki ya yatağında mışıl mışıl uyuyan bir çocuk ölmeyi hak edecek ne yapmış olabilir?
“Gündüz oruçlu, gece namazda olmak“ tan doğan yakınlık. Yani, gündüz iş saatlerinde, zihnin uyanık ve elin işler olduğu saatlerde sadece yemek ve içmekten değil, yeteneklerin kötülüğe akışından da oruçlu olmak. Kişilere, eşyaya ve sembolleri tapmaya da tövbeli olmak. Övülme hoşlanmalarına, yerilmeye dayanamamaya, kritik tahammülsüzlüklerine de ruhun içinde ve dışında paydos diyebilmek. Ve gece, suların mışıl mışıl uyuduğu saatlerde uyanık olmak. Kanın ve kalp atışının ötesine, eşya sertliğinin ötesine geçip, dünya realitesini gerilerde bırakıp, bütün geçici kabuklarını atıp ruhun hilkatdeki “evet “ine, evetinin sırrına geri dönüşü.
Sayfa 55 - ŞahdamarKitabı okudu
Reklam
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.