M.M., mistik ayinleriyle bir tür İslâmi mason örgütü olmaya özenen Tarikat-ı Salâhiye Cemiyeti’ne bir ajan sokmuştu
"Asla olmak istediğimiz şey değiliz," diye yazıyor, "olmamız gereken şeyiz."
Reklam
Mason Piramidi - Antik Hazineler
"Mitolojik hazineler daima liyakat sınavıyla korunur. Hatırlayacağınız gibi, taşın içindeki kılıç efsanesinde kılıç, barındırdığı muazzam gücü kullanmaya manen hazır olan Arthur'dan başka herkesi geri çevirir. Mason Piramidi de aynı fikri temel alır. Ama bu kez hazine bilgidir ve sadece layık olanların çözebileceği şifrelenmiş bir dille -kayıp kelimelerden oluşan mistik bir dil- yazıldığı söylenir."
Sayfa 183 - Altın Kitaplar YayıneviKitabı okudu
"Keşke Hitler gelse de şu Trinidad'ı bombalasa," dedi bir­den bir pazar. Behari tartışmaya hazır bir halde "Niye ki yahu?" dedi kemirme hareketiyle. "Her şeyi Allahına kadar bombalasa. O zaman ne insanla­ra masaj yapma derdi kalacak, ne kitap yazma, ne de böyle saçmalıklar."
Türklerden beklenen Her gün, ama her gün, geçmişin şanlı günlerini anarak rahatlamak moda oldu. Toplumun gelecekle ilgili güven bunalımını biliyorlar ve yayınlanmış olan ciltlerce kitabı görmezden gelerek, salt para hırsıyla ve yeni sözcüklerle yazıyorlar. Dışa göbekten bağlı mistik örgütler dahi, bu yayınları olanca güçleriyle destekliyorlar. İç işgalin ayrıntılarını sergilemek ve elle dokunulabilecek denli somut olan asıl düşmanları, kolonicilerin düzenleri açığa çıkararak onlarla savaşım yolunu göstermek yerine, "Eskiden nasıl da yenmiştik; merak etmeyin, yine öyle yaparız; yeter ki, Kuvayı Milliye." diye başlayıp, öylece bitiriyorlar. Ne yabancı örgütlerin adları, mason cemiyetleri, ne yabanci istihbarat örgütlerinin çalışmaları, ne şunlar ne bunlar, umurlarında değil! Onlar paraya para demezken, toplumda yeni saldırıyı ve yeni görevleri unutuyor, "Nasıl olsa bir ordu daha kurulur" ya da "Baksana her yanda çoban ateşleri yanıyor, gün olur birleşip bir bağımsızlık ordusu olurlar da, bizi bir kez daha kurtarırlar" deyip çalçene oluyor. Oysa bağımsızlığı yeniden kazanmak için, o bilinmeyen birilerinden, bilinmeyen bir biçimde, savaşmalarını beklemek boşunadır.
Cabir Bin Hayyan
İslamda simya, dokuzuncu yüzyılda " Mistik " ismi ile de tanınan Cabir bin Hayyan'la ortaya çıktı. Günümüzde Cabir'in, veya Ortaçağ Avrupasında tanınan ismiyle, Geber'in eserleri olarak, bilinen metinler aslında, onuncu yüzyılda ortaya çıkmış olan ve kendilerine " İhvan as-Safa " adını veren mistik bir mezhebin koleksiyonuna aittir.
Reklam
38 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.