Güyük Han'ın tahta çıkış törenine katıldık. Törenden sonra Güyük Han bütün kumandanlarıyla beraber kilisemize, Roma İmparatorluğuna,
Batı'daki bütün Hristiyan krallıklarına ve uluslarına karşı savaş bayrağını dikti.
Eğer Tanrı merhametli davranmayıpta bunların önüne bir engel çıkarmazsa, daha önce olduğu gibi yine Macaristan ve Polonya'ya gireceklerdir. O seferde 30 yıl boyunca savaşmaları ve daha da ileri gitmeleri emredilmişti, fakat Hakan zehirlenerek ortadan kaldırılınca, şu ana kadar bu emri yerine getirmeleri mümkün olmadı.
Moğol Han'ı bütün dünyayı istila etmeyi veya köleleştirmeyi düşünmektedir. Kendi ırkımız için dayanılmaz bir zillet olan bu hakim olma isteğine karşı, savaşarak karşı durmalıyız.
Bizim kanaatimize göre, Tanrı dışında onlara hiç bir ülke direnç gösteremez, çünkü zikrettiğimiz gibi, hakimiyetleri altındaki bütün ülkelerden asker toplarlar; eğer Hristiyanlar kendi ülkelerini korumak istiyorlarsa bütün krallar, dükler, baronlar ve şövalyeler birleşmeli.
Ruhunu, bedenini, hürriyetini ve mallarını korumak için kimsenin
silahlanmaya yapacak olduğu masraflardan kaçınmaması şarttır.
Batu'nun gerçekten de muhteşem bir sarayı, kapı muhafızları ve tıpkı hakan gibi saray memurları vardır. Aynı
şekilde hemen hemen taht denebilecek yüksek bir şeyin üzerinde
hatunlarından biri ile beraber oturur.