Öyleyse bu dünya bir fırsat dünyası demekti. Ahlaklı, ahlaksız olmak fırsata bağlı şeylerdi. Kendini gösteren fırsatları kaçırmaya razı olacak kadar ahmak olanlar ahlaklı kalabilirlerdi.
Sayfa 177 - İthaki YayınlarıKitabı okuyor
"Çünkü muhabbet gözü kusuru görmez. Nefsine muhabbeti için, o kusurlu ve liyakatsiz bir cam parçası gibi nefsini bir pırlanta, bir elmas zanneder."
Reklam
Bir atomda nihayetsiz enerji var, fakat bu atomun kışrı parçalanmadan o enerji açığa çıkmıyor. İnsanda nihayetsiz muhabbet istidadı var. Fakat ene kışrını, kabuğunu parçalamadan o muhabbet kalbe yerleşemiyor. Bu muhabbet Cenâb-ı Allah’ın isim ve sıfatlarına olmalıdır. Nefsin arzuları muhabbeti tatmin etmez.
Bir mü'min, din kardeşleriyle alakadar olmalı, onları düşünmeli, dertleriyle dertlenmelidir.
Onu arkadaşları seviyorlardı fakat o muhabbet içinde kim bilir ne kadar saklı kinler, ne derin hasretler vardır!
`Ashâb-ı kiram , Allah'a karşı duydukları derin muhabbet ve hürmetten dolayı, küçük günahları bile helâk sebebi sayarlardı. Çünkü onlar hatanın küçüklüğüne değil, emrine karşı gelinen Allah'ın büyüklüğünü dikkate alırlardı.!
Reklam
Baya ağır...
Annen, ağıldaki hayvanlarla ilgilendiği kadar seninle ilgilenmemiş.
"Muhabbet bir defada meydana gelebilir, fakat bir defada kaybolamaz"
Allah'a muhabbet deryasına götürecek olan yegane rahmet ve muhabbet pınarı Hazret-i Peygamber Efendimiz'dir.
"Adâvet etmek istersen kalbindeki adâvete adâvet et, onun ref'ine çalış. Hem en ziyade sana zarar veren nefs-i emmarene ve heva-i nefsine adâvet et, ıslahına çalış. O muzır nefsin hatırı için mü'minlere adâvet etme. Eğer düşmanlık etmek istersen kâfirler, zındıklar çoktur; onlara adâvet et. Evet, nasıl ki muhabbet sıfatı, muhabbete lâyıktır; öyle de adâvet hasleti, her şeyden evvel kendisi adâvete lâyıktır."
Reklam
Muhabbet aşırı olunca muhib fânî olur (seven kaybolur), yalnız mahbûb mevcûd olur (sevilen kalır sadece).
..dersimizi hakâik-ı Kur'âniye ve envâr-ı îmâniye hazinesi olan Risale-i Nur'dan aldığımız gibi, birbirimizle mânevî münasebet, alâka, uhuvvet ve muhabbet düsturlarımızı da hep o Risale-i Nur'dan ders alacağız..
"Gayr-ı meşru bir muhabbetin neticesi, merhametsiz azap çekmektir." kaidesi sırrınca, siz, fıtratınızdaki Cenâb-ı Hakk'ın zât ve sıfât ve esmâsına sarfedilecek muhabbet ve mârifet istidadını ve şükür ve ibâdât cihazatını, nefsinize ve dünyaya gayr-ı meşru bir surette sarfettiğinizden, bi'l-istihkak cezasını çekiyorsunuz. Hanımlar Rehberi
Sayfa 68 - RnkKitabı okuyor
Uyuma konuşalım diyen biri olmalı" derler ya... Bazen çok öyle bir hayatı arıyoruz. Biz çok uykusuz kaldık, sabahlara kadar konuştuğumuz zamanlar oldu. Bu bizi farklı yapmaz, herkesin olmuştur. Geçmişe baktığında o konuşmaların çok gerekli olmadığını anlıyorsun. Hatta hiç gerekli değil hep boş muhabbet. Keşke o gecelerde kitap okusaydım demiyorum. İnsan o an mutlu olduğu şeyi yapmalı...
İbn Arabi (ks) "kerb"i nefesini zorla tutan birinin çektiği sıkıntıya benzetir. Yani doğuştan gelen yapılarında mevcut olan cemâl potansiyeli gerçekleşmezse özellikle genç kızlar, nefesini tutup da veremeyen biri gibi bunalıma girerler. Ağırlıklı olarak erkeksi bir varoluş tarzı yaşayan hanımlar için hassasiyet, gönül alıcılık, incinmiş duyguları tamir etmeye isteklilik, kaba dil kullanmamak, anlayışlılık, namus, fedakârlık, çocukları sevme, sadakat, başkalarının ihtiyaçlarına duyarlılık, yaratıcılık, estetik, sanat, âhenk, incelik, affetme, kusurları örtme, merhamet, muhabbet, şefkat ; kısaca ince kadınlık ve annelik hâlleri bir ayrıntı değil, mutlulukları için zorunlu birer önkoşuldur.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.