Türk Edebiyatında ilk kadın romancı olan Fatma Aliye, “hasta adam” olarak nitelendirilen Devlet-i Aliye’nin büyük münevveri Ahmet Cevdet Paşa’nın zihin dünyasında açtı gözlerini. Bir kadının, ismiyle yayın alanında faaliyet göstermesi olağandışı bir durumdu ve kadın yazarların kaleminden çıkan eserler “gölge” olmaktan öteye gidemiyordu. Fatma
Kadın Filozoflar
Tarih boyunca kadınlar çeşitli alanlarda ilgilenmişlerdir. Felsefe de bu alanlardan bir tanesidir. O dönemler kadınlara ikinci sınıf muamelesi yapıldığı için çalışmaları göz ardı edilmiş, yok sayılmıştır. Orta Çağ’da bilim ve düşünme üzerinde çalışma yapan kadınlar ‘büyücülük’ ve ‘cadılık’ ithamlarında bulunup,
- Ne söyleyeyim, ben de ne olduğunu bilmiyorum ki !
- Nasıl? İnsan kendi halini bilmez mi ?
- Kendi halimi biliyorum fakat beni bu hale düşüreni bilmiyorum !
Bir bardaktan kırk kişinin su içmesi, bir sahana kırk kişinin el uzatması, karakterli kişileri iğrendirmeyecek durumlardan mıdır? Başkalarının giydikleri bir kirli elbiseyi insan olanın giymesi mümkün olabilir mi?