Muhafazakarlık, Kur'an'ı gönül/kalp müzemizde taşıyalım; ancak son model araçlara binelim, demektir..!
Bir toplumun varlığında belli bir anda baskın olan ahlakı değişmez kılmak için hukuki cezalandırmanın kulla­nılması, muhtemelen başarılı olabilir, fakat başarılı olduğunda bile toplumsal ahlakın canlanan ruhunun ve biçimsel değerle­rinin sürekliliğine hiçbir katkı sağlamaz ve bunlara büyük zararlar verebilir. Çok açık biçimde bir değer ifade eden bu anlamda ahlakın korunmasını, salt ahlaki muhafazakarlıktan ayırmalıyız. Ahlaki muhafazakarlık, bir toplumsal ahlakın, içeriği ne olursa olsun, herhangi bir mevcut kuralının değişimden korunmasının bir de­ğer taşıdığı ve hukuki dayatımını meşrulaştırdığı önermesine denk düşer.
Sayfa 70
Reklam
Nerdeyse bütün sayfayı alıntılandım, okuyun bir zahmet : )
Kapitalizm artık bütün insanlığın ve gezegenin geleceğini tehdit ediyor. Durum böyle olunca burjuvazi varlığını ve egemenliğini sürdürebilmek için yeniden bir tarihsel ve ahlaki meşruiyet üretmek amacıyla karşı karşıya. İşte toplumların dinselleştirilerek insan aklının ve bilincinin yeniden teslim alınması girişimi, bu meşruiyet arayışının sonucudur. Artık insan aklıma ve bilime yaslanarak sömürü ve yağma düzenini, müstehcen servetini, toplumsal ve siyasal egemenliğini açıklanamayan burjuvazi; bu nedenle özgür akla ve bilimsel bilgiye yönelik kapsamlı saldırı başlattı. Burjuvazi kendi eseri olan Fransız devrimi’ne, aydınlanmanın kazanımlarına ve insanlığın bütün ilerici birikimine karşı bir düşmanlık geliştirmeye yöneldi. Akılları teslim alınmak istenen toplumlar, bu nedenle bir önceki çağın değerler dünyasına iade edilmek istendi. Yeryüzündeki gerici dalganın nedeni budur. İktisadi plandaki neoliberal politikalara, siyasal planda yeni muhafazakarlık ve dincilik, felsefi planda ise postmodernizm ve bütün bir teolojik literatür eşlik etmektedir. Bizim gibi sermaye birikimi sınırlı, gelenekleri ve kültürel temelleri zayıf burjuva toplumlarında bu sorun daha yakıcı şekilde yaşanmakta, rejim kaba bir şekilde dinseleştirilmektedir.
"Muhafazakârlık anlayışını, prensiplere değil de değişmez şekillerle kalıplara, cansız maddeye bağlayan hareket irticaya götürebilir. Bu yolda yürümeyi asabiyetle gaye edinen muhafazakârlık inat ederse beşeriyetin iptidaî hali olan taş devrine kadar bizi sürükler."
Sayfa 49 - Dergâh YayınlarıKitabı okudu
Toplumsal vicdanımızın hangi tarafına baksak iki ayrı akımın çarpıştığını görürüz. Bunlardan biri kökten değiştiricilik ( radikallik), diğeri eskiyi muhafaza ediliciliktir ( muhafazakârlık). Birbirinin tamamıyla zıddı sanılan bu iki cereyân aslında aynı esasta birleşmiştir: Kuralcılık.
Günümüz kültürü 2002 yılı itibariyle dünya konjonktüründe finansal genişleme üzerinden bir eko-politik inşa eden neoliberalizmin “nimetleri” Türkiye’ye de ulaştıktan sonra ülkede kredilendirmeye, tüketime, para bolluğuna dayalı bir zemin oluştu. Alt gelir grubu sosyal politikalarla desteklenirken orta sınıf genişledi, üst-orta sınıfa ciddi
Reklam
Kitleler zayıflamayan muhafazakarlık içgüdülerine sahiptirler ve geleneklere putlara taparcasına saygı duyarlar. Hayatlarının gerçek şartlarını değiştirecek her yenilikten, bilinçsiz olarak nefret ederler.
430 syf.
9/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 9 days
Kız babası da olmam nedeniyle mi bilmem, Meryem ve Leyla üzerinden işlenen “Afganistan’da kadın olmak” konulu eser, üzerimde ciddi bir etki bırakmakla birlikte, bir erkek olarak da “erkek egemen dünyasını” sorgulamama neden oldu. Bunun yanında, Ortadoğu coğrafyasında “din istismarı” adı altında da yönetimi elinde tutmak isteyen zümrelerin dini bir
Bin Muhteşem Güneş
Bin Muhteşem GüneşKhaled Hosseini · Everest Yayınları · 2020100.8k okunma
Gerçek varoluşlar gerektiğinde hayır diyerek anlam içerik ve eylem üreterek başlar. Yeni bir şeyler söyleyebilmek için her tür statüko muhafazakârlık ve gelenekçilik ile hesaplaşmak gerekir.
Sayfa 115 - Hece yayınlarıKitabı okudu
Eğer muhafazakârlık adına geleceği ihya edeceksek, ayın çatlatmaktan, köprülere padişah ismi vermekten ve eski kavramları gelişigüzel kullanmaktan daha iyisini yapmak zorundayız.
Sayfa 245Kitabı okudu
Reklam
Son yıllarda gelişen muhafazakârlık, keskinleşen ahlaki yargılar hayatlarımızı zorlaştırdı. Cinselliğin yaygın biçimde saldırganlık, tecavüz ve şiddetle iç içe yaşandığı, kadın bedeninin sömürüldüğü, kız çocuklarının namusunun kanla temizlendiği bir cinnet toplumuna dönüştük. Sevgi, şefkat, bağlılık gibi insani değerler aşınmakta.
Epub-Roman, Kadın ve CinsellikKitabı okudu
Geri199
1,500 öğeden 1,486 ile 1,500 arasındakiler gösteriliyor.