Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
136 syf.
8/10 puan verdi
Uzak İhtimal ve Yozgat Blues, her iki filmi de beğenmiştim. Yönetmen hakkında biraz bilgim vardı. Filmlerde gezinen hüznün kaynağının senaryodan kaynaklandığını elbette biliyordum. Her iki filmde de yoğun bir tevazu vardı. Hatta Uzak İhtimal bittiğinde, içimi yoğun bir Amor Fati duygusunun kapladığını hissetmiştim. Kitap incelerken nedir bu
Kekeme Çocuklar Korosu
Kekeme Çocuklar KorosuTarık Tufan · Profil Yayınları · 20196,6bin okunma
Demokrasi Üzerine Okuma Tavsiyeleri
İdeolojiler Antik Çağdan beri uzun tartışmaların konusu olmuştur lakin maalesef Demokrasi diğer ideolojilerden daha basit olarak algılanmış ve çerçevesi çok dar olduğu görüşü hakimdir günümüzde.Mutlakiyetçilik, Faşizm, Liberalizm, Sosyalizm ve Muhafazakarlık yanında herkes Demokrasi konusunda bilgi sahibi olduğu görüşünde.Ben de arkadaşlar bu konuda eğitimimin elverdiği kadarıyla okuduğum ve okumayı planladığım birkaç kitabı tavsiye ediyorum. Demokrasinin gerçekten ne olduğu sorusuna cevap vermek için. Demokrasi Motifleri ( Modelleri ) - Arend Lijphart Türkiye ve Radikal Demokrasi - Fuat Keyman Demokrasi Üzerine ( Üstüne )- R.A. Dahl Sosyal Demokrasi (Sosyal Demokrasi Nedir, Ne Değildir?) - İsmail Cem Siyasi Düşüncelere Giriş - Ömer Çaha Dünyada ve Türkiye'de Siyasal İdeolojiler - Ömer Çaha, Bican Şahin 21. yyda Demokrasi Tartışmaları - Yılmaz Bingöl Medeniyetler Çatışması - Samuel P. Huntington Öteki olmak, Ötekiyle Yaşamak -Jürgen Habermas Demokrasi Eleştirisi v Demarşi - Coşkun Can Aktan Demokrasi,Poliarşi ve Demarşi - Coşkun Can Aktan Demokrasi- Charles Tilly Türkiye Demokrasi Tarihi- Mithat Atabay Demokrasi Nedir? - Alain Touraine Yurttaşını Arayan Demokrasi- Marcel Gauchet Demokratikleşme Sürecinde Ordu- Narcis Serra Kapitalizm Demokrasiye Karşı- Ellen Meiksins Wood Modernleşme,Kemalizm ve Demeokrasi- Levent Köker Demokraside Halk Her Zaman Egemendir (Yalan!)- Emilio Gentile Demokrasi Nefreti-Jacques Rancière Tavsiyesi olan arkadaşlar lütfen sizde iletinin altına yazmaktan çekinmeyin tavsiyelerinizi.Kitapla kalın.
Reklam
Çelişki mi? Tutarsızlık mı? Yol değiştirmek mi? Nedir bu farklılığın sebebi? Hangisi gerçek? Akifimizin hangi yönünü öne çıkarmalı: Sanatını mı, fikirlerini mi, şahsiyetini mi? Tanzimatın getirdiği ikilikler türünden bir ikilem mi bu? Hem mektep, hem medrese, hem muhafazakârlık, hem modernlik... Bir yanda mazi, bir yanda âti... Şizofreni dedikleri bu mu yoksa?
417 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
343 günde okudu
NEDİR BU SİYASET
YouTube kitap kanalımda bu kitabı önerdim: ytbe.one/5_4osNqPzrY Hitler'in Yahudi düşmanlığının nedeni neydi? ytbe.one/gE8dOfB-4-M Bugüne kadar 8 aydan uzun bir ilişkim olmadı fakat bu kitabı tam 343 gün boyunca azar azar okuyup bitirdim. 2018 yılına benim için siyasi konuda bir aydınlanma yılı oldu desem abartmış olmam.
Siyasi İdeolojiler
Siyasi İdeolojilerAndrew Heywood · BB101 · 2016358 okunma
376 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
19 günde okudu
Akif Emre "Tek ve Tenha"..
Akif Emre İncelemesine İnceleme “Tek ve Tenha” Hafızlık yaptığım kursun danışmasına üç gazete gelirdi. Sabahları hocaların eline geçmeden önce gazetelere göz atmak için koşa koşa danışmaya giderdim.  Bir sabah Yeni Şafak’a baktığımda Beşiktaş’taki ofisinde iki poğaça ile aramızdan ayrılan birisi vardı… Vuslata erdiği günün ertesinde Akif Abi’yle
Tek ve Tenha Akif Emre
Tek ve Tenha Akif EmreDursun Çiçek · Muhit Kitap · 202112 okunma
·
Puan vermedi
Ayraç ile 76. Sayısı
Ayraç ile 76. Sayısı ••• Bu sayıda Editör Ömer Faruk; Kadir Has Üniversitesi Rektör Yardımcısı ve Sabah Gazetesi köşe yazarı Prof. Dr. Hasan Bülent Kahraman’la okumak, yazmak, sahaflara düşmüş imzalı kitaplar ve meşhur kütüphanesi üzerine; muhafazakârlık, modernleşme, fotoğraf sanatı ve küratörlüğünü yaptığı sergiye dair kaçırılmayacak
Ayraç - Sayı 076
Ayraç - Sayı 076Ayraç Dergisi · Ayraç Dergi Yayınları · 20162 okunma
Reklam
327 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
29 saatte okudu
DR Ali Şeriatı bir Sosyolog gözüyle dinin tarihini özetliyor. Klasik islam düşünürlerinden farklı özgün fikirleri var. İslamın en büyük düşmanının muhafazakarlık ve statükoculuk olduğunu söylüyor. Bu saptamaları yaparken toplum tarihinin en antik unsurlarından itibaren alarak, bilimsel diyalektik yöntemi kullanıyor. Özetle diyor ki. Tarih
Dine Karşı Din / Anne Baba Biz Suçluyuz
Dine Karşı Din / Anne Baba Biz SuçluyuzAli Şeriati · Fecr Yayınları · 20091,333 okunma
382 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Gerçek nedir? Gerçeği nasıl tarif edebiliriz? Herkes inandığında bir yalan artık yalan olarak görülebilir mi? Zaman nedir?İşlevselliği nasıl tanımlamalıyız? Bu ve buna benzer bir sürü soruya kendine has mizahi üslubu ve kusursuz kurgusuyla cevaplar arayan muhteşem bir roman okudum. Ahmet Hamdi Tanpınar yarattığı Hayri İrdal karakteriyle, çok derin psikolojik ve sosyolojik analizlere girerek insan doğasını sorguluyor.Bunu yaparken kahramanın hayatını muhafazakarlık ile modernizm arasında ustaca geçişlerle aktarıyor. Hayatı ,bir saat sarkacı gibi salınımlarla gösteren bir roman S.A.E. Bu bağlamda mesela, ciddiye alınmayan silik bir kişi olmak ile önemli biri olma arasında salınan bireyin,aynı zamanda doğru olan ile çıkarlarını tatmin etmek için yalanı doğruymuşçasına benimseyen birisi olması arasında gidip gelişlerini, oldukça güçlü bir dille bize aktarıyor. Ben, okumakta bu kadar geç kaldığım için pişman oldum siz olmayın ve mutlaka okuyunuz.İyi okumalar.
Saatleri Ayarlama Enstitüsü
Saatleri Ayarlama EnstitüsüAhmet Hamdi Tanpınar · Dergah Yayınları · 202341,4bin okunma
Faşizmin en kapsamlı tanımı nedir? Faşizmin milletler, dinler ve muhafazakârlık çağına özlem duysa da kapitalizme öldüresiye bağlı kalan azgın bir modernlik karşıtı tahayyül olduğunu söyleyebiliriz.
Sayfa 50 - Sel Yayınları, çev. Alp TümertekinKitabı okudu
Statüko nedir? Günümüzün süratine erişmiş bir dünyada statüko adını verebileceğimiz, tutunmak için demir atabileceğimiz bir durum var mıdır? Aksine modern dünyadaki haliyle bir muhafazakâr, geçmişin değerlerini korumayı üstlenen biri değil, aksine şu anda kendisinin sahip olduğu, içinde yaşadığı değerleri gelecek kuşaklara dayatan biridir. Oğullarının ve kızlarının kendi bildiği değerlere göre yaşamalarını isteyen birinin halidir muhafazakârlık. Bu açıdan statüko geçmişin akideleştiği bir değerler manzumesi olmaktan çok geleceğin “yenilik” ve “başkalık” tehlikelerine kendini oranlayarak korumaya çalışan, çoğu zaman bölük pörçük bir değerler çizgisidir. Muhafazakârlığın geçmişten değil gelecek korkusundan kaynaklandığını Horkheimer ile Walter Benjamin, tarihsel maddecilik sorgulamalarında oldukça can yakıcı bir şekilde formüle etmişlerdi. Peki nedir bu “gelecek” korkusu? İlla ki “yaklaştığı hissedilen” bir devrimin ya da başka bir şeyin, mesela dünyadaki hayatın imajının topyekûn değişmesinin gelişi değil. Çoğu zaman çok daha müphem ve kaynakları kolay kolay belirlenemez bir durum da olabiliyor bu: Mesela bunun bir gelecek konusunda tedirginlik olmadığını, ama yine de geleceğin, ancak tarih tarafından ispatlanabilir bir tehdidi olduğunu da söyleyebiliriz. Başka bir deyişle bir muhafazakâr geleceğinden endişe duyan biri değildir, ama yine de gelecek, “bir olanak”, “bir başkalık” olarak onun üzerinde ağırlığını hep hissettirir.
Sayfa 1010 - İletişim Yayıncılık 1. Baskı 2012 İstanbul (E-KİTAP)Kitabı okudu
Reklam
Herkes değişmeye vurgu yapar. Türkiye'de bu özel olarak kullanır. Çünkü Türkiye'de herkes her şeyin değişmesini istemextedir, diğer bir ifadeyle şartlarımız gereği mutlak bir değişme kavramı ileri sürülür. Hâlbuki mutlak bir değişme kavramı olamaz. Bir de biz biliyoruz ki bu değişme kavramı tersini düşünmeden düşünülemez. Eğer kötü kavramı yoksa eğer kötüler yoksa iyi kavramı da olamaz, iyiler de olamaz. İyi olmayı anlamlı kılan şey kötünün varlığıdır. Dolayısıyla değişme vardır ama değişmeyi anlamlı kılan bir şey olmalıdır. Bu nedir? Değişmeyen şeyler, eğer hayatta değişmeyen şeyler olmasaydı değişmeyi istemezdik. Yani değişmeyi savunmak anlamsız olurdu. Düşünün ki tek renk ve her şey beyaz, biraz saçma olurdu o zaman. Dolayısıyla hayatımızdaki her şey değişmeden ibaret değil. Muhafazakârlık da bu, insanın değişmeyen, hayatın değişmeyen yanlarına vurgu yapar. Muhafazakârların ısrarla vurguladığı husus budur.
389 syf.
10/10 puan verdi
·
10 günde okudu
İşte geldik önemli bir eserin daha sonuna. Büyük Britanyalı siyaset bilimcisi ve bu konuda önemli eserler kaleme almış Andrew Heywood’un, ‘Siyasî İdeolojiler’ isimli kitabının incelemesinde, eserin ve içinde ihtiva ettiği fikirlerin niçin önemli olduğunu anlatmaya gayret edeceğim. Eser 12 ana bölümden oluşuyor. İlk bölümde ‘ideoloji’ kavramı
Siyasi İdeolojiler
Siyasi İdeolojilerAndrew Heywood · BB101 · 2016358 okunma
Muhafazakârlık Nedir?
Başka türlü bir şey’i tasavvur ve hayal edememekten, ondan da önce, başka türlü bir şey’e açılan tasavvurları adeta kızgınlıkla karşılamaktan söz ediyorum. Başka türlüsü de mümkünmüş’e, böylesi de olabilirmiş’e aralık bırakmayan, merakın kepenklerini kapatmış bir “Bu, böyledir” eminliği… En yalın ifadesiyle: Meraksızlık. Bu ‘sayede’, sormamak – gerçekten, cevaptan bir şey öğrenmeyi umarak, sormamak. Bu ‘sayede,’ dinlememek – gerçekten, ne diyeceğine kulak vermek üzere, dinlememek.Hep alıştıkları gibi söylensin isterler. Alışıldık cümleler, bildik kelimeler işitmek isterler. Aynı şeyin başka kelimelerle anlatılmasından huylanırlar. Övdüklerinin başka türlü övülmesinden, yerdiklerinin başka türlü yerilmesinden bile huylanırlar.
311 syf.
3/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Kitap biraz gerici geldi bana. İnsanların özgür yaşamlarına saldırı var. Kadını cinsel obje olarak göstermiş, cinsel tercihlere saldırmış ve gerici bir zihniyeti destekleyen bir tutum sergilemiş. Demokratik seçme seçilme hakkı yok. Bir İstanbul'unun, İstanbul'u ingiltere yönetsin demiş olma hakkı neden olmasın ki? Her kitap bir hazinedir. Tabi bu hazineyi faydalı şekilde algılamak ve kullanmak önemlidir. Bahsettiğim hazine bazen yazarla zıt fikirde de olabilir. Sonuçta kitap yazarı da alt tarafı bir insan değil mi? Toplum olarak en büyük ihtiyaçlarımızdan biri, özgür kadın ihtiyacıdır. Kendi hayatının efendisi, erkek otoritesi altında yaşamayan kadın sayısı nedir Türkiye de? Çok az mı? Peki biz özgür kadın fikrine nasıl bakıyoruz? Yazarımızın kurguladığı bütün kadın kareakterlerin özgür olması ve bu özgürlüklerin sapkınlık olarak anlatılması yanlış değil mi? İllaki sapkın kadınlar da vardır. Belki özgürlükleri sapkın olmalarına da yol açmıştır. Ama bütün kadın topluluğu olarak ele alması bence gerici bir zihniyettir. Radikalizim yıkıcıdır. Milliyetçilik, muhafazakârlık saygıyı hak eder elbette. Ama kendisinden olmayana karşı yıkıcı tutumuna saygı duyulamaz. Kendisinden olmayanları rezil gibi göstermek hatta Sodom ve Gomore ye benzetmek gericiliktir.
Sodom ve Gomore
Sodom ve GomoreYakup Kadri Karaosmanoğlu · İletişim Yayınları · 20154,828 okunma
192 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
YERYÜZÜNÜN İNCİNMİŞ HATIRALARI "Hayat olsa olsa bir incinmedir" Parmaklarının izinden sürülüyor bir kadın, geçmişinin yaralarına. Sesinin buğusundan, yüzünün kederinden ve başının örtüsünden tanınıyor bir kitlenin gözünde. Unutmak fiili ile yan yana hapsolmanın kapısında bekler en çok kadın. Unutacak ne çok şey vardır hayatta, yarında,
Saklı Kitap
Saklı KitapSibel Eraslan · Timaş Yayınları · 2013297 okunma
66 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.