| Hicri dördüncü asrın büyük mutasavvıfı Bâyezîd-i Bistâmi Hazretleri bir gün camiye gidiyordu. Çamurlu yolda ayağı sürçünce düşmemek için oradaki duvara tutundu. Duvar kirlenmişti. Düşündü;
"-Henüz ezana vakit var. Önce duvarın sahibine gidip helallik alayım!" dedi.
Gidip duvarın sahibini buldu. Adam mecûsi idi. Durumu anlatıp helallik istedi. Mecûsi hayretle;
"_ Dininiz gerçekten bu kadar dikkatli ve ihtiyatlı davranmanızı emrediyor mu?" diye sordu. Muhatabından hâlisane bir şekilde;
"-Evet" cevabını alınca da;
"- O halde ben de Allah'a ve Resûlü Muhammed Mustafa (صلى الله عليه وسلم) 'e iman ettim!" dedi. Bâyezid-i Bistâmi Hazretleri'nin bu güzel davranışı bereketiyle o hânede yaşayanların hepsi Müslüman oldu...
Osman Hocamızın kendisi gibi zarif "Bizim Medeniyetimiz" adlı kitabı, Yüzakı Mecmuasında neşredilmiş olup, dört makaleden oluşmaktadır. Resulullah'ın öğrettiği, Asr-ı Saadet'in ittiba ettiği ve dahası Resulullah ve Ashab'ının izinden giderek, altı asır dünyaya iz bırakan ecdadımızın medeniyetini; çok hoş, çok tatlı, çok akıcı bir dilde anlatan hocamın kitabını özen ile buraya yıldızlıyorum.
Rabbimin şefkati ile şahsıma lütfettiği ve şereflendirdiği İslam, isterim ki tüm insanlığa armağan olsun. İslam Medeniyeti bir an evvel yeniden zuhur etsin. Çabalamadan olmuyor. Fakat birazcık adım attıktan sonra kalbimiz İslam'a açıldığında, kalp şu sözleri haykırıyor;
"Allah'ım seni çok seviyorum, sen benim canımsın. İlim de, Bilim de, Medeniyet de senin dininde..."
Rabbimize ve İslam'ımıza karşı yürekten samimi olabilmek duaları ile...
