‘’İnsanın Anlam Arayışı’’ benim uzun zamandır beklettiğim, ertelediğim bir kitaptı. Ve tabii ki geç kaldığım için üzülerek, etkilenerek okudum.
Kitap üç bölümden oluşuyor. Birinci bölümde yazar kendisininde içinde bulunduğu Toplama kampı deneyimlerini, ikinci bölümde kendi geliştirdiği Logoterapiyi, üçüncü bölümde ise Trajik Bir İyimserlik Tartışmasından bahsetmiş.
Okurken o şartlar altında insanların nasıl hayatta kalabildiklerini, özgürlüklerinin nasıl kısıtlandığını, hem ruhsal ve fiziksel baskıları, şiddetleri iliklerinize kadar hissediyorsunuz. O insanların sevdiklerinden ayrı kalmalarına, eskiden yedikleri yemeklerin güzelliğine, hayallerine, umutlarına şahit oluyorsunuz.
Siz olsaydınız ne yapardınız? Neler hissederdiniz?
Ben çok düşündüm ama nasıl yapabileceğimi bulamadım. Toplama kamplarıyla ilgili yazarların orada bulunduğu, deneyimlerini paylaştığı bir-iki kitap daha okumuştum. Hepsi o kadar acı verici ki. Onları hayata bağlayan, yaşamalarını devam ettiren tek bir şey var: Umut. tekrar eski hayatlarına dönme umudu.
İkinci bölümde kendi geliştirdiği Logoterapiden bahsediyor ;
Anlam odaklı bir psikoterapi. Hayatın anlamının nasıl bulunabileceği, her insan için neden bu kadar değerli olduğunu, yaşanılan kötü olaylara nasıl iyimser bakılabileceğini anlatan bir kuram.
üçüncü bölümde ; trajik üçlüden yani acı, suçluluk ve ölüm’e karşı nasıl duracağımızın yöntemini anlatıyor.
Muhteşem bir kitap.. Mutlaka okumanızı tavsiye ediyorum.