Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
225 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Cahillkler Kitabı serisinin 2. kitabı. İlk kitaptaki gibi hadi canım aslında öylemiymiş dedirten şeyler yok bu kitapta. Açıkcası bu kitabın formatı braz daha farklı. Onda yanlış bildiklerimiz varken bunda ise hiç duymadığımız bilgiler var tabi bu sadece hayvanlar üzerine. Oldukça muhteşem diyebileceğim bir kitap hele ki tuhaf şeylere ve ya hayvanlara merakınız varsa bence kitaplığınızda bulunması gereken bir kitap.
Cahillikler Kitabı 2
Cahillikler Kitabı 2John Lloyd · NTV Yayınları · 2009286 okunma
268 syf.
·
Puan vermedi
‘Kürk Mantolu Madonna; Maria Puder’, ‘Üst Kattaki Terörist’in Alt Kattaki Komşusu; Nurettin ‘, ‘Yüzüncü Ad’ın Dul Kadını; Marta’, ‘Baltası Kadar Masum Katil; Raskolnikov’, ‘İsimle Ateş Arasında; Nihade’, ‘ 5 yaşında kocaman bir çocuk; Alper Kamu’, ‘Afili Filinta; Nuh Tufan’, ve dahası... Ben kimseyi Ömer kadar sevmedim. Öyle roman
İçimizdeki Şeytan
İçimizdeki ŞeytanSabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 2019170,9bin okunma
Reklam
452 syf.
2/10 puan verdi
Kesinlikle puanlarını hak eden bir roman değildi. Sürekli bir şeylerin bekleyişi ile okudum romanı ve her bir bölüm bittiğinde de hüsranla doldum. Evet 1890'ların İnglitere ve Amerikasından alınan kesit oldukça detayıyla ele alınmıştı. Yaşam tarzı, ilişkilerin işleyişi, sosyal ve ekonomik yapı. Özellikle konut dekorasyonu ve moda konusunda detaylar zirvedeydi. Ama karakterler bazında ben derin bir boşluk hissettim. Kim kimi ne boyutta seviyor, kim aslında ne denli güçlü ya da ne denli yıkılmış ya da ne denli bayağı hep biraz daha davranışsal, sözel tasvirlerle pekiştirilmesine ihtiyaç duydum.Karakterleri gözümün önünde canlandırma konusunda da verilen doneler yetersizdi. Bir bakıyorsunuz kızın saçları şöyle muhteşem endamı böyle muhteşem bir bakıyorsunuz kız güneş nedeni ile yüzünü buruşturduğunda korkunç bir görünüme bürünüyor! Olayın özünde tabi ki Amerikalı bir genç kızın İngiltere'de düşes olma yolculuğu vardı ama bu süreci gerçek kılan ise kızın aşkıydı. Ne yazık ki büyük mücadelelerle ilerleyen bu aşk hikayesi de okuyucuyu doyurucu değildi.Dediğim gibi düşes romanı benim için hüsranla dolu bir romandı.
Düşes
DüşesDaisy Goodwin · Ephesus Yayınları · 201149 okunma
Güç geçmişte olduğu gibi söz sahibidir ve belirleyici olacaktır. Bu sınıfların mücadelesidir. Tıpkı sizin sınıfınızın eski feodal asaleti alaşağı ettiği gibi, sizin sınıfınız da benim sınıfım, emekçi sınıf tarafından alaşağı edilecek. Şayet biyoloji ve sosyolojiyi de tarihi okuduğunuz kadar doğru ve açık şekilde okursanız, tanımladığım bu akıbetin kaçınılmaz olduğunu göreceksiniz. Bunun bir ,on ya da bin yıl içerisinde gerçekleşecek olması önemli değildir. Sizin sınıfınız alaşağı edilecektir. Ve bu güç marifetiyle olacaktır. İşçi ordusunun bireyleri olarak bizler o kelimeyi dilimizde tüy bitene, kulaklarımız çınlayana kadar okuyup tekrarladık. Güç. Muhteşem bir kelime.
Sayfa 99 - Can YayınlarıKitabı okudu
336 syf.
9/10 puan verdi
Anne kız Cast'lerin yazmaya başladığı gece evi serisi ne yazık ki sonlara doğru kar gayesine heba edilen muhteşem bir seri. Vampir ekolüne güzel bir tarzla taze bir tat getiren gece evi serisinde baş kahramanı Zoey'nin problemli aile yaşantısının ardından dahil olduğu vampir yaşamı ve bu yaşam içindeki arkadaşlık, aşk ve savaş dolu mücadelesi
İşaret
İşaretP. C. Cast · Pegasus Yayınları · 20094,589 okunma
436 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
İlk okuduğum da henüz on üç yaşın da Ortaokul talebesiydim. o günlerden bu zamana dek en az 5 defa okudum. büyük bir tat aldığım bu kitapla o çocukluk yaşlarımın silinmez hatırası şöyleydi: İnce Mehmet rüyalarıma girer "ben" olurdum. kimselere bırakamazdım İnce Mehmet'liği. Bazen gazeteler yazardı sinema ya film yapılaçak diye. Ben kıskançlık dan hasta olurdum. Çocukluk işte. Ama bu muhteşem eseri iyi ki yazmış Yaşar Kemal. kendisine ve tüm İnce Mehmetlere saygıyla..
İnce Memed 1
İnce Memed 1Yaşar Kemal · Yapı Kredi Yayınları · 202357,5bin okunma
Reklam
Yirminci yüzyılda, bir islam ülkesinde yaşayan bir derviş, fevkalade kozmopolit, fevkalade modern bir alışveriş merkezinde, burjuvaların gözdesi pahalı bir lokantaya girer. Bir biftek ve Fransız kahvesi ısmarlar. Bifteğini yer, kahvesini içerken o, tayy-i mekan, tayy-i zaman etmiştir. 2004 yılında, Frengistan ülkelerinden birinde, dünya başkentlerinin en büyüğünde kurulmuş bir sufi dergahında, büyük ve muhteşem bir halka oluşturmuş "Ya Hayy, Ya Kayyum" diye dönüp duran bir dervişler devranına katılır. Devrandan sonra oturur, dervişlerle sohbet eder, çay içer, fındık fıstık yer. Kalkar. Frengistan'daki büyük dünya başkentinden bir başka dergaha gider. Her milletten dervişlerle sohbet yapar, gönlünü şenlendirir. Geriye kalan dergahları görmeyi bir başka güne bırakarak yine tayy-i mekan, tayy-i zaman eder, İslam ülkesindeki modern alışveriş merkezinde bulunan o pahalı lokantaya döner, hesabını öder. Derviş sonra gönlü şenlenmiş, ruhu ibadet le neşelenmiş olarak kalkar gider. Pahalı lokantadaki burjuvalar yemeklerine devam etmektedirler. Bilenler der ki, bütün sır, gönlün ışıttığı o zihinsel ekranda, "tahayyül" denen o mübarek odaktadır. Kalbini yeterince cilalayan, tahayyülünü yeterince inceltip geliştiren, Hz. Allah'ın dostluğunu kazanan, zahirde hangi zamanda, hangi mekanda görünürse görünsün, gerçekte Hz. Allah'ın ve O'nun dostlarının yanındadır.
Sayfa 101Kitabı okudu
375 syf.
9/10 puan verdi
Amin Maalouf' un ilk romanı... Tarih içinde seyahat ederken, muhteşem ifadelere,İspanya 'ya, Afrikayı bir boydan bir boya heyecan içinde dolaşaçak, Endülüs Emevileri ile temasınız olaçak. Ne diyor LEO Ben, Hasan, tartıcı başı Muhammetin oğlu, ben, Govanni Leone de Mecidi ; bir berberin sünnet ettiği, bir papazın vaftiz ettiği ben. Şimdi Afrikalı diye anılıyorum, amma Afrikalı değilim, Avrupalı da Arabistanlı da değilim. Bana Granadalı, Faslı,Zeyyatlı da derler amma ben hiç bir ülkeden değilim. Yolların oğluyum ben, ülkem kervan, yaşamım sa yolculukların en beklenmedik olanı... Neden böyle ? Açıklaması bu güzel kitap da Heyecan ve büyük bir ilgi ile okuyacağınızı umduğum bir kitap....
Afrikalı Leo
Afrikalı LeoAmin Maalouf · Yapı Kredi Yayınları · 202214,2bin okunma
"1920 baharı muhteşem bir mart sabahında Sultan Dağları'nın sınır çizdiği Batı Anadolu'ya kan ve barut kokularıyla geliverdi.Yine de sırtlar yemyeşildi, toprak kokusu yine de gönül alıyordu ve doruklardaki karlar yine de sarışın fısıltılarıyla insanın içine zevk veriyordu, ılıklık veriyordu. Bu mart sonunda bir türkü gibi dağı taşı saran baharın derinliği, diriliği ve üretim gücü bütün Anadolu ruhlarını da sarmış gibiydi. Payitahta düşman askeri girmişmiş.. Yunan ordusu insanın eşini görmediği bir zulüm fırtınası gibi içerilere kadar dayanmışmış.. Aynı büyük ve asil devletin nimetleriyle beslenen Rumlar, Ermeniler arkadan vurup dururlarmışmış.. Bahar öyle bir geliş geldi ki bütün bu kahredici mışmışların üstesinden sanki bir Köroğlu, bir Genç Osman narası esiverdi.sanki bütün bu mışmışlar ocak ayının donları, fırtınaları gibi çözülüp, silinip gitti, sanki her şey yeniden başlıyordu, tıpkı 1071'deki gibi, tıpkı 1299'daki gibi. Sanki Anadolu kocaman bir kovandı da oğul vermeye hazırlanıyordu, ölen arılar dışarı atılacak, bölümler temizlenecek, çiçek tarlalarına doğru o yaratıcı, o biriktirici,o eşsiz uçuşların şevki başlayacaktı..."
Sayfa 285Kitabı okudu
"Köpekler cennete olan bağlantımızdır. Kötülük ya da kıskançlık ya da hoşnutsuzluk bilmezler. Muhteşem bir öğleden sonra bir yamaçta bir köpek ile oturmak cennet bahçesinde olmaktır. Orada hiçbir şey yapmamak sıkıcı değildir, huzur doludur." Milan Kundera
Reklam
160 syf.
10/10 puan verdi
can dündar'ın köşe yazılarının toplanmasıyla oluşturduğu muhteşem bir kitap, dönemini ve ülkemizin bulunduğu o ikilemleri çok güzel anlatmış, kitap amerika'nın ırak'a geçmesi için türkiye'nin amerika'ya yol verip vermeyeceğiyle alakalı.
Savaşta Ne Yaptın Baba?
Savaşta Ne Yaptın Baba?Can Dündar · Can Yayınları · 2015795 okunma
Çok güzel bir hafta sonu geçirdim ve yazmazsam olmaz düşüncesiyle sizlerle de paylaşmak istedim. Geçen hafta ki herkesi Zeynep Atamer Hanım’a benzetmeler, sokakta karşılaştığımız herhangi birilerini acaba bu 1000kitaptan mıdır sorgulamalı yazışmalar üzerine, Sabiha Gökçen Havalimanı’nda kitap bakarken, arkamdan bir ses, “Zeynep, sence bu nasıl” diye. Aniden hızla arkama döndüm, acaba olabilir mi diyorum kendi kendime. Ayy çok komikti, bekliyorum belki bir şey söylerler diye. Yahu bu 1000kitap nasıl da güldürüveriyor insanın yüzünü böyle. Diyarbakır’da evlerine konuk olduğumuz yakınlarımızın mini kütüphanesi önünde, Zübeyde ablamın kitap ve yazarlar hakkında verdiği bilgiler eşliğinde, okunacak kitap listesi çıkarırken buldum kendimi. Güzel bir okuma sohbeti üzerine, yarın sizi öyle bir yere götüreceğiz ki, bayılacaksınız, biz hep gidiyoruz dediler. İlk durağımız Hasan Paşa Hanı – Ensar Kitabevi. Allahım, o ne muhteşem bir yerdir. Buram buram tarih ve kitap kokuları arasında, tazecik çayınızı yudumlarken, kitabınızı okuyabilir, sohbet edebilirsiniz. Mümkün olsa fotoğraf eklerdim buraya, yolunuz düşerse mutlaka uğrayın ya da açın bir resimlerine bakın internetten. Bir adam, ablasının kitaplarını kıskanıp, biz de evimize çok güzel bir kitaplık yaptıralım, şu şu kitapları alalım hayali kuruyorsa, o ne güzel bir adamdır, o ne güzel bir hayattır. Başka bir şehre gidip sadece kitaplarla dönenlerdeniz biz.
163 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Her gördüğümde okumayı çok istediğim ama bir türlü okumaya başlayamadığım Kürk Mantolu Madonna'ya sonunda başladım.Sanırım bir solukta okuyacağım. Sabahattin Ali'nin muhteşem anlatımıyla insan kendini romanın içinde buluyor. Muhteşem bir edebi eser.
Kürk Mantolu Madonna
Kürk Mantolu MadonnaSabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 2021313,6bin okunma
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.