Havada, karada ve denizde görebileceğiniz en şahane varlık: Muhteşem, olağanüstü ve harikuladenin mükemmel karışımı. Körler, deliler ve ölüler bile birbirlerine onun güzelliğini anlatıyorlar.
Kitap çok güzel, gerçekten çok güzel. Dolu mu dolu bir kitap, her sayfası her cümlesi birbirinden güzel içeriğe ve anlama sahip. Kitap martıları ve yaşamlarını konu alıyor gibi görünse de martıların temsiliyle insanlar anlatılıyor aslında.
Martı bir kişisel gelişim ve felsefe kitabı olarak da kabul edilebilir çünkü içerisinde özgürlük, sürü psikolojisi, hırslar ve özümüzü kaybedişimiz öyle güzel yer alıyor ve anlatılıyor ki roman deyip geçmek kesinlikle haksızlık olur.
Belki de özgürlüğü anlatan en güzel hikayelerden biri bu, özgürlüğün yitirilişi, önemi, kendimizi küçük şeyler uğruna kısıtlayarak asıl önemli olan şeyleri nasıl kaçırdığımız anlatılıyor. Zincirlerin zihnimizde olduğunu, özgürlüğümüzü engelleyen şeyin inançlarımız olduğu anlatılıyor. Kısacası Martı sizi, hayatınıza farklı bir bakış açısıyla bakabileceğiniz mükemmel bir yolculuğa çıkarıyor.
Daha fazlası için; yorumatolyesi.blogspot.com/2015/11/mart-jo...
İnsanlık hiçbir şeyden çekmedi, din savaşlarından çektiği kadar. İnanılan ALLAH hepimizin aynı ALLAH' ı değil mi? Hepimiz Adem ve Havva' dan olmadık mı? Rum, Ermeni, Türk ne fark eder ki? İnsana insanca yaklaşılmayan cehaletin kör karanlığı halen günümüzde devam etmiyor mu? Değişen ne var? Tamama; Pontus' un yitik kızı değil sadece. Nice yitik evlatlar var Anadolu' mda.... Ötekileştirmeden, din ve ırk farklılıklarını kan dökmek için bahane üretmeden bu dünyada yaşayabilmek için hepimize yer var....Kitabın 2-3 noktasında tutarsızlık olması dikkatimi çekti. Anlatımı mükemmel olmamakla birlikte; yazarı, gerçekleri çok daha net ve güzel anlatılabilirdi. Yine de okunması gereken bu kitabı okumanızı tavsiye ederim...
Devamlı okuyucuların popüler kitaplara karşı genelde bir önyargısı olur, benimde vardı. Daha çok heyecanlı mükemmel seriler diye duyarak alıp çocuk kitapları okur gibi hissettiğim olmuştu. İlk yüz sayfa için yine aynı şeyleri hissettiğimi söyleyebilirim ama daha sonraki sayfalar su gibi akıp gidiyor. iyi distopyalara her zaman rastlanmıyor. Kitaplarla ilgili serüveninin benim gibi başında olan biri için tavsiye edebilirim. Sürükleyici ve ilgil çekici.
Madam Bovary yıllardır aklımda “sıkıcı” bir kitap olarak kalmış. Bu yüzden kütüphanemde yer kaplamasına, neredeyse her gün görmeme rağmen, hiçbir zaman oturup da okumayı düşünmedim. Bir yerde merak üstün geliyor. Öyle de olması gerekmiyor mu? Verilenin ötesini araştırmak, onu sorgulamak en doğal hakkımız değil midir? Kör olacak kadar iş işten
Sen hassas ve iyi kalpli bir adamsın. Mükemmel bir koca ve günün birinde de baba olacaksın. Hayatını dolu dolu yaşamanı istiyorum. Bana bir şey için daha söz ver. Mutlu olacağına söz ver.