96 syf.
·
Puan vermedi
Burada Yabancıları Sevmezler
“Yabancı uyruklu olduğu değerlendirilen kişilerce provakatif amaçlı muz yeme eylemi içerikli video ve paylaşımın dolaşıma sokulduğu görülmüştür.” Dedi açıklamasında Göç İdaresi Genel Müdürlüğü. Muz yeme videosu paylaşan Suriyelilerin sınırdışı edileceğini söyleyerek incinen, kalbi kırılan milli kimliğimizin gönlünü aldı. Muz yiyen bir Suriyeli
Kapımızdaki Yabancılar
Kapımızdaki YabancılarZygmunt Bauman · Ayrıntı Yayınları · 2018273 okunma
336 syf.
8/10 puan verdi
·
17 günde okudu
Umuda giden yol
Ay Düşerken
Ay Düşerken
bu yazarın okuduğum ikinci kitabı.. İtiraf etmeliyim önceki eser
Kabuğunu Kıran İnci
Kabuğunu Kıran İnci
de harikaydı, ama bu kitap daha çok etkiledi beni... neden bilmiyorum.. Bir yol hikayesi aslında, bir kaçış ve de Ay Düşerken hep gece geçilmesi gidilmesi gereken yollar, daha çok. Belki bundan dolayı kitabın ismini böyle adlandırdığı yazar, daha doğrusu ben
Ay Düşerken
Ay DüşerkenNadia Hashimi · Lemur Yayınları · 2016158 okunma
Reklam
278 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
Ezidiler mi Yezidiler mi diye sorgulayıp durduğum, inanışlarını yaşam tarzlarını merak ettiğim bu halk hakkında ilk bilgiye Zülfü Livaneli'nin "Huzursuzluk" kitabında Müslüman bir adamla Yezidi diğer deyişle Ezidi kadının aşkın anlatan ve Mardin dolaylarında geçen bir hikayede tanık oluyorum ilk kez orada Ezidilerin mavi renge
Ezidiler: 73. Ferman
Ezidiler: 73. FermanNurcan Baysal · İletişim Yayınları · 201635 okunma
160 syf.
8/10 puan verdi
·
15 saatte okudu
Konya (Ilgın) Doğumlu Hemşehrim Zülfü Livaneli. Yazar, müzisyen, siyasetçi... Aslında kitap kapağında veya belleklerde her ne kadar "Merhamet, Zulmün Merhemi Olamaz" yazsa da beni derinden etkileyen en güzel cümle '' Ben Bir İnsandım'' kelimeleriydi. Yaşamayı hak eden bir insan... Bu güzel insanın doğup büyüdüğü bir yer de güzel olurdu
Huzursuzluk
HuzursuzlukZülfü Livaneli · Doğan Kitap · 201798,6bin okunma
... Mülteci mi? Ey kalbi kuruyan, kardeşin onlar senin.
212 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
~Kitaplar nefesiniz olsun~ Ben köpekken sadık ve sevecen, "nefes almam gerek" diye düşünmesem nefes almayacak biriydim derken bir kediye dönüştüm diyor; kediyim ben: Uzak, denetimli, soğukkanlı ve güçlü bir kedi. Soruyorsun kendine ben köpekmiyim kedi mi? Diye. Sami İsveç'i nasıl siyasi mülteci oluşunu anlatıyor daha doğrusu neden siyasi mülteci damgası yediğini anlatıyor, romanın kalbi zaten burası, üzülüyorsunuz. Damgası derken kendisi bundan rahatsız değil belirtmek isterim. O dönemin politik mültecilerinin kısa hikayeleriyle karşılaşıyorsunuz. Japonu, İranlısı, İspanyol, Şili'lisi... Vb... Çekilen dertler çileler her millette aynı bunu görüyorsunuz. Güzel bir yorum da Görüşler bölümünden : ... bütün dünya mültecilerinin paylaştığı, kökünden koparılıp yere serpilmiş çiçekler yazgısının ağıtı. Kronolojiyle ve okurla, kedinin fareyle oynadığı gibi oynuyor ve iki boyutlu bir gerçeği, büyük bir ustalıkla anlatıyor. Altan Gökalp (CNRS Paris) Asıl karakter yaşlı adam; hiç bahsetmeyeceğim okuyun efem pişman olmazsınız. Son olarak
Yaşar Kemal
Yaşar Kemal
'in bu kitap için yorumu : "Gerçek bir şaheser! Teknik ve psikolojik olarak mükemmel! Öldürmek mi bağışlamak mı ikilemini en iyi veren roman." Bütün kitaplar güzeldir. "Bu bir tık daha güzel" İyi okumalar.
Bir Kedi, Bir Adam, Bir Ölüm
Bir Kedi, Bir Adam, Bir ÖlümZülfü Livaneli · Doğan Kitap · 202123,5bin okunma
Reklam
368 syf.
·
Puan vermedi
·
8 günde okudu
Zamir, Arapçada vicdan ve gerçek niyet anlamlarına gelmektedir. Rus dilinde ise barış anlamına gelir. Zamir'in annesi Zerre bir çocuk gelin ve evcilik oynaması gereken yaşlarda kendinden oldukça büyük biriyle kuma olarak zorla evlendiriliyor. Annesi 15 yaşında Türkiye'nin en yoksul sınır köyü olan Palaz'da Zamir'i dünyaya getiriyor. Doğumdan sonra da önce kocasını sonra imam ve muhtarı en son olarak da kendisini öldürüyor. Zamir' de şartları daha iyi olduğu bilinen sınırdaki mülteci kampına gizlice bırakılıyor ve hikayesi başlıyor. Türkiye Suriye sınırında kurulu El-Aman mülteci kampında bir patlama olur ve o patlama da altı günlük bir bebek ağır yaralanır. Yüzü tamamen parçalanıp, kalbi üç kez durur; işte o hayata tutunan bebeğin hikayesini okuyorsunuz. Her ne kadar kurgu olsa da Zamir' in o kampa geliş hikayesi, ailesi ve zaman ile bugüne kadar ki yaşayışı arasında hayata dair izler bulunması nedeniyle bazen acaba diyorsunuz.... Olayların akışı, kurgu, karakterler gerçekten çok güzeldi. Günümüz sorunları, ırkçılık, göçmenlik, gurbetçilik, vakıflar, politika, kadın ölümleri, yardım kuruluşları gibi bir sürü konuya da değiniliyor.Kurgusunu çok beğendim. Severek okuduğum bir eser oldu. Yazardan daha önce kitap okuyup sevdiyseniz bu eserini de okumanızı tavsiye ederim. Kitapla, sevgiyle kalın.
Zamir
ZamirHakan Günday · Doğan Kitap · 20214,474 okunma
Üç buçuk milyon mülteci Hayber geçidinden Peşavara geçmiş ve bir milyon kadarı da İran’a, Hindistan’a ve Sovyetler Birliğinin Müslüman bölgelerine sürülmüştü. Elli bin kadın, erkek ve çocuk mayınlar yüzünden sakat kalmıştı. Afganistan’ın kalbi ve ruhu yara almıştı.
Sayfa 651Kitabı okudu
400 syf.
9/10 puan verdi
Ortadoğu denilince istemsiz bir şekilde İbn-i Haldun aklımdan geçiyor. Onun çıkarımlarına hakim olmasam bu kitabı anlamam daha güncel bilgilerle olacaktı. Mukaddime de "Coğrafya kaderdir."diye bir sözü geçmez İbn-i Haldu'nun fakat anlatmak istediklerinin özetidir bu cümle. Ortadoğu'da var olan sistem şu şekilde işler. Riyaset:
Limon Ağacı
Limon AğacıSandy Tolan · Pegasus Yayıncılık · 20166,4bin okunma
p u s u m e t i n l e r i
I. savurarak kirpikleri filtresi ıslatılmış ve dişlenmiş bir kar tortusunun yerleştiği geceden, dışarı bir balkon gibi uzanan iri gözleriyle yeni ölmüş bir timsahın henüz buharlaşmamış şaşkınlığına bitişik bir ruha teslim ettik elbirliğiyle siyah kuzgunları. gagalarımızda fosilleşmiş baldır aryaları. yurdumun dışı: çelik gemici
Sayfa 85 - Sel yayıncılıkKitabı okudu
Reklam
250 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
168 günde okudu
Onca Yoksulluk Varken
Merhabalar kitapsevenherkes ailesi beni çok etkileyen harika bir öneri ile haftayı açalım Fransız Yazar Romain Gary’nin, Emile Ajar takma adıyla yazdığı daha önce filme de alınmış olan romanı Onca Yoksulluk Varken 1970’li yıllarda Paris’te fahişeler, transeksüeller ve öteki konumuna itilerek toplumsal hayattan izole edilmişlerin yaşadığı bir
Onca Yoksulluk Varken
Onca Yoksulluk VarkenRomain Gary (Emile Ajar) · Sel Yayıncılık · 20223,251 okunma
Her sabah uyanınca aklıma sen geliyorsun ve çocukluğumdan kalma bir damla gözyaşı, nasıl bir gözyaşıysa artık, ne yapsam yakamı bırakmıyor: çok zaman gözlerime kan oturdu, sonra kurudu ağlamaktan ama o bir damla kaldı oralarda bir yerde, bir dünya ağrısı gibi kalakaldı, alımlı bir intihar gibi, bir ilkgençlik utancı gibi, bir çocukluk muskası
Mülteci haberlerini görünce bende böyle oluyorum
"Kızgınlık kasırgası gözlerinden akarken, kalbi inti­kam ateşiyle yanıp kavruldu"
Sayfa 162 - Kronik KitapKitabı okudu
Keşke bir yolu olsaydı, geçmişe iltica edip anılarda mülteci kalmanın
Cahit Külebi
Cahit Külebi
212 syf.
·
Puan vermedi
·
25 saatte okudu
Her kelamınında aynı hissiyatları uyandırdığı halde kaleminden bi türlü vazgeçemediğim. Hep bi ezilmişlik bi burukluk kokan anılardan ibaret bir yaşantı. Her hikâyesinde. Her birinde birer sürgün, illa. Mültecilerden bahsetmiş bu kitabında. Sahii mülteci ne demek ? Sözlük manasını sormuyorum tabikii. O kelimeyi duyunca çağrışan hissiyatı soruyorum.. Bir kalpten kovulmuş, -seven, sevilenin kalbinden- yapayalnız bir yabancı gibi hissetmek diyebilir miyim ben buna ? İzin verir mi kelime biliciler ? İstediğimi derim, hissiyatlara kelamları ben giydiriyorum kıyafet gibi kime ne ! Değil mi ? Öyle değil işte. Bazı kelimeler tam anlamıyla anlamını yansıtır. Ama kalbe memleket, yabancının kovulduğu yere el yeri desem kim karşı durabilir ki ? Yalnızlık zaten değiştirilemeyecek hissiyatta bir kelime. Mülteci. Ne can alıcı ama. Sığınmacı ama sığınamayan. Ne kendi kalbi dediği ülkesine ne el memleketine. Ne can alıcı kelime ama. Bir kedi; miskin, umursamaz ve asla bağlanmaz. Bir adam; umutsuz. Bir ölü, ama aslında bir değil. Evet kitabın tam olarak özeti bu üç satır. Kitapta en çok sevdiğim kısım önsöz oldu. 29 yıl boyunca bu kitabı yazmakla uğraşması ve kendini yargılaması. Haddini bilip karaktere dışardan bakmaya çalışması. Gerçeğe gerçek dışı bakmak. Ne güzeldir kendini bilmek. Ne güzel yazarsın sen. Kelamına, kalemine sağlık..
Bir Kedi, Bir Adam, Bir Ölüm
Bir Kedi, Bir Adam, Bir ÖlümZülfü Livaneli · Doğan Kitap · 202123,5bin okunma
61 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.