Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
96 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
kapak resminde en önde görülen İfşa-yi Sırr Teşkilatının kurucusu Seyfettin Efendi'nin hemen arkasında esrardaşlarını görüyoruz. Pehlivan İsmail, mühendis Münevver, Adli tabip Aziz ve casus Esat teşkilatın diğer üyeleri. Teşkilat bu açıdan A-Takımı yada Leverage'nin Osmanlı versiyonu gibi duruyor. Ha pardon Osmanlı değil. Hikaye Cumhuriyet'in ilk yıllarında geçiyor. Kılçığın tekiyim, fesli çizimler, arap alfabesinin kullanımını teyit ettim, tarihlerde şaşma yok. Detaylar güzel. Önsöz ve arka kapak yazısı dönemin dilinde yazılmış. İstanbul'un mabetlerinde sırayla işlenen cinayetleri çözme işi Seyfettin Efendi ve ekibine verilir. Cinayetlerin vahşiliği ve vücutlarında hiç kan kalmamış olması insan üstü bir varlıktan şüphelenmelerine neden olur. Hikaye her ne kadar steampunk öğeler içerse de filmin sonunun bir şekilde Vlad Tepeş'e bağlanması hoş olmadı. Zira içinde vampir geçip de kazıklı Voyvoda ya bağlanmayan yerli hikaye kalmadı. ucalisan.blogspot.com.tr/2014/11/seyfett...
Seyfettin Efendi ve Olağanüstü Maceraları
Seyfettin Efendi ve Olağanüstü MaceralarıDevrim Kunter · Arka Bahçe Yayıncılık · 201344 okunma
İşte İstanbul kibarlarının ecnebi mürebbiye, dadı ve ecnebi mekteplerde okuyan çocuklarının yetişme ve büyüme atmosfer... Bu, Allah'ın bu çocuklara, bu masum çocuklara bir imtihanı mıydı? Herhalde pek güç bir imtihan. Zira bu hava-yı esimide tam Müslüman kalabilmek ve tam Müslüman yetişebilmek pek, pek güç bir işti
Reklam
Aman ya Rabbim, bu ne muazzam bir dram başlangıcıydı. Niçin dram? Niçin dram olsun? Bu pekala mesud, asude ve çok güzel günler arifesi de olabilirdi. Hayır, bunlar da çilelerini çekeceklerdi.Zira felek kıskançtır. Harikulade insanları boş bırakmaz, kurbanlık koçlar kusursuz olur.
munevver.bilalkus.com Benim sitem göz atıp eksikleri söylermisiniz?
Zorlu bir süreçten sonra, cezaevinden çıkar. O Piraye Hanım’dan, Münevver Hanım da eşinden ayrılır. Artık birliktelerdir ve şiirlerinin yeni öznesi Münevver Hanım’dır. Doğum günü armağanı olarak da bir şiir yazar sevdalı olduğu yeni kadına: “Yapraklara, dallara, yeşillere, allara, Nice nice yıllara gülüm, nice nice yıllara Yaprak dala, al yeşile yaraşır, Gayrı bundan böyle vermem seni ellere.”
Bundan sonra, yazacağı sevda şiirlerinin öznesi kadının adı artık, "Münevver" olacaktı. Bu konuda bilinen ilk şiiri, 1948 tarihli "Sen" idi: Sen esirliğim ve hürriyetimsin, çıplak bir yaz gecesi gibi yanan etimsin, sen memleketimsin. Sen ela gözlerinde yeşil hareler, sen büyük, güzel ve muzaffer ve ulaşıldıkça ulaşılmaz olan hasretimsin... -Nazım Hikmet
Reklam
Gayet iyi bilirim ki, en münevver ve zeki kadın bile, mesela bir "Balzac romanlarının kıymeti" bahsini ancak yirmi dakika dinleyebilir. Halbuki ben, en güzel bir kadını bile bir "Balzac romanlarının kıymeti" musahabesine (sohbetine) feda edebilirim.
Sakın biyonik robot olmayın. Sonra sizi sistematik bir geri zekalıya dönüştürürler.. Unutmayın, “cehaletin bu kadarı ancak eğitimle mümkündür” diye bir söz vardır. Kafanızı kiraya vermeyin. Zamanınızı boşa geçirmeyin. Arkadaşlarınızı iyi seçin.. asimetrik düşünün.. Bana kalırsa, 4 yılda 4 fakülte okuyun. Son 2 yılınızı Mevlana, Yunus Emre ya da
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.