Rahman ve Rahim Allah'ın adıyla: " Elif Lâm Mîm. İnsanlar (sadece) "iman ettik" demeleriyle bırakılacaklarını ve kendilerinin imtihan edilmeyeceklerini mi sanıverdiler? Andolsun ki, onlardan evvelkileri de imtihan ettik, elbette Allah, sadık olanları da yalancı olanları da bilir [onları ayıklayacaktır] ." (el- Ankebût, 1-3)
Sayfa 104 - Ravza YayınlarıKitabı okudu
Rahman ve Rahim Allah'ın adıyla: “Elif Lâm Mîm. İnsanlar(sadece) "iman ettik” demeleriyle bırakılacaklarını ve kendilerinin imtihan edilmeyeceklerini mi sanıverdiler? Andolsun ki, onlardan evvelkileri de imtihan ettik, elbette Allah, sadık olanları da yalancı olanları da bilir (onları ayıklayacaktır]." (el-'Ankebût, 1-3)
Sayfa 104Kitabı okudu
Reklam
"Allah'ım, gücümün yetersizliğini, düşüncemin azlığını ve insanlara karşı umursamazlığımı Sana şikayet ediyorum. Ey rahmet edenlerin en merhametlisi! Sen ezilenlerin Rabbisin, Sen Rabbimsin, beni kime havale ediyorsun? Uzaklarda beni asık suratla karşılayanlara mı yoksa durumumu kendisine devrettiğin bir düşmana mı? Eğer üzerimde Senin gazabın yoksa umursayacak değilim fakat Senin lütfun beni kapsayacak kadar geniştir. Üzerime gazabını indirmenden ve şiddetli kızgınlığının benim üzerime olmasından, kendisiyle karanlıklara nur saçtığın, dünya ve ahiret işlerini ıslah ettiğin yüzünün nuruna sığınırım. Rızana nail olana kadar Sana yakaracağım. Senden başka kimsenin gücü, kuvveti ve kudreti yoktur." Rasulullah (sav), Taif
" Allah'ın nurunu ağızlarıyla söndürmek istiyorlar. Oysa kâfirler hoşlanmasalar da Allah, nurunu tamamlamaktan başka bir şeye razı olmaz. " (et-Tevbe, 34)
Sayfa 101 - Ravza YayınlarıKitabı okudu
... Öyleyse, Kureyşlilerin kendilerine göre garip olan bazı belirtileri görmeleri, inananların sadece kendi içlerinde kapalı kalıp, putlarına zarar vermedikleri sürece onları kızdırmıyordu. Onlara göre, din sadece kalpte inanç ve tapmakta ibadet olarak kaldığı, hayata müdahale etmediği sürece, herkes istediği gibi Allah’a ibadet etmekte serbesttir. Egemen güçlerle, İslâm’ı sadece vicdanda inanç ve mescitte ibadet sanan müslümanlardan bazı dindarlar arasında görmüş olduğumuz uyumun sırrını buradan anlıyoruz. Bu kimseler İslâm’ı toplumsal hayatlarına sokmadıkları için, tağutlar kendilerinden korkmamaktadırlar.
"Önceki ümmetlerden hiçbiri, Muhammed (sav) gibi birini kaybetmemişlerdir. Bundan sonra kıyamete kadar da hiçbir ümmet O'nun gibi birini kaybetmeyecektir."
Sayfa 806
Reklam
"... 'Bu sıcakta sefere çıkmayın' dediler. De Ki: 'Cehennem ateşi daha sıcaktır.' (Bunu) bir anlasalardı. Artık kazandıklarının karşılığı olarak, az gülsünler, çok ağlasınlar. " [et-Tevbe, 81-82]
Sayfa 374 - Ravza YayınlarıKitabı okudu
Selef-i salih, namazdan gayrı herhangi bir amelin terkini küfür olarak görmemişlerdir. Abdullah b. Şefîk: " Ashab-ı Nebî (s. a. v.) namaz haricinde herhangi bir amelin terkini küfür olarak görmezlerdi. " demiştir.
Sayfa 177 - Ravza YayınlarıKitabı okudu
Her ne olursa olsun bize düşen, Allah'ın yolunda azimle ve sebatla yürümektir.
Sayfa 167 - Ravza YayınlarıKitabı okudu
"Ve ileride Rabbin sana ata edecek, öyle ata edecek ki rızaya ereceksin."(ed-Duhâ/5)
Sayfa 23
494 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.