İçimizdeki Şeytan şimdiye kadar okuduğum Sabahattin Ali romanlarının en güzeliydi diyebilirim. Bir edebiyatçı olarak eğer bana bir yargı belirtme hakkı verilseydi Sabahattin Ali'nin bu kitabı hakkında kesinlikle ''en yetkin eseridir'' diyebilirdim. Sıradan bir aşk romanından çok daha ötesidir bu eser. Toplumcu gerçekçi bir yazar "varoluşçu
Ürete ürete bitireceğiz bu günleri
Tüketmeden hep güvenerek geleceğe
Geleceğiz müreffeh insan seviyesine
Mürekkep kokulu adam da gelecek de
Mükemmel olduğunu iddaa edecek sonra
Mübalağa etmeyeceğiz, ona da ettirmeyeceğiz
Müreccet olmaya çalışacağız, mücessem fark edilir
Müstekreh bir şey bu diyecek belki bize
Müstesna bir durum , ilgilenmek gerekecek
Hayır diyeceğiz biz, Müheyyiç olması için üretiyoruz
Fark edecek sonra, müzik dinlediğimizi
Müeddep olmadığımızı, Müessir olacak
Müessif olay karşısında, biz tüketeceğiz onu
Geleceğe güveneceğiz, ama mübrem kalacak mürekkep kokulu adam
Kokusunu da götürecek yanında, gerekli olsa da o
Muassır medeniyetler gelecekler, bozacaklar şiiri
Münasip değil diyeceğim, müassır olmadan gelmeyin
Üreteceğiz biz kelimeleri, başka türlü bitmez bu gün
Genel olarak ağır bir işleyiş söz konusu,aslında hikaye uzun bir zaman aralığında değil bir insan ömrümde geçiyor ama uzun uzadıya detaylar ile okuyucuya konuyu yaşatıyor.Yazıldığı döneme ait günlük yaşam,inanç,tutkular,kötü alışkanlıklar,müptelalık,müptezellik :) hepsi bol miktarda mevcut.Hiç bir insanın kesin iyi veya kesin kötü olmadığını, şartlara göre herkesin farklı karakterlere bürünebileceğini, belkide içindeki bastırılmış duyguları henüz kendisinin dışa vurma zamanının gelmediğini alttan alttan mesaj olarak veriyor.yani kısaca diyor ki ;
zor,oyunu bozar aga
MeyhaneEmile Zola · Olympia Yayınları · 20193,811 okunma
..aşkın hududu, vatanı yoktur. Aşkın vatanı belki de yalnızca yaratılmış olmasıdır. Yani kendisi yine kendisinin vatanıdır. Sınır dinlemez. Aidiyet hissetmez bir yere. Felah ve refah yoktur aşkta. Rezillik ve müptezellik vardır.