"Delirsen bile gerçeklerden kaçamıyorsun. Mahvolmakla, sorumluluklardan kurtulamıyorsun. Suç işleyerek yasaları değiştiremiyorsun."
Nietzsche ile Sohbetler
Seni özgürleştirmeye yöneltmeyen kimse, sana hiçbir şey öğretmiyordur.
Sayfa 58Kitabı okuyor
Peygamber olmayan birini hatırlattı bana:))
Her şeyini paylaşıyor, dağıtıyor.
Tebessümü kimseden esirgemiyor.
Ne varki fikirleri tehlikeli.
(The message-çağrı filmi)
Ahh dilber ahhh.
Sevdanın karası alnında yazar
Hilal kaşına Hak eylemiş nazar
Senin emsallerin cennette gezer
Humidity be şeker dilber huridir
Dilber evin barkın yokmu, dinden çıkaracak adamı:))
Hangi dinden isen ona tapayım
Yarın mahşer günü sana koşayım
Eğil bir yol ak boynundan öpeyim
Beri dur hey şeker dilber beri dur.
İnsan kendi samimiyetinin altını çizmeye kalkıştı mı, ister istemez üstünü de çiziyor. Samimiyet, mahremiyetle mukayyet olsa gerek.
Umut gerçeklerle; umutsuzluk ise hayatla bağını gevşetiyor insanın.
Unutmak veya kaçmak için değil, yaşamımızı sağlam bir biçimde kavrayabilmek için okumalıyız.
İhtiyarlar, gençlere ölümü hatırlatır. Gençler de ihtiyarlara.
Ben…. Bir keresinde ölmüştüm.
Sayfa 163Kitabı okuyor
Mutlu bir evliliğiniz varsa... devam edin... fakat boşanırsanız daha mutlu olacağınızı bilin !
“Ne söylesem gönül dinlemez
Deli gibi seven yine ben oldum”
Müzik, evlilik için değil, aşk için var: " Canım karıcığım " diye bir şarkı duydun mu hiç?...
Tesbit gibi tesbit.
Herkesin üç kişiliği vardır; ortaya çıkardığı, sahip olduğu ve sahip olduğunu sandığı.
(Shang Shou)
Ecel, beklendiği yere bile davetsiz misafir sıfatıyla gelir.