Garip bir şehirde, soğuk bir mevsimde sığınabileceğiniz bir ev, ekmek alabileceğiniz para ve yanına gidip oturup konuşabileceğiniz hiç kimsenin olmadığını düşünün. Bununla kalmayıp günlerce aç kalıp sadece tükürüğünüzle hayatta kalmaya çalışıyorsunuz. Bunun yanında da bir dilim ekmek almak umuduyla sahip olduğunuz eşyalardan vazgeçiyorsunuz. Ceketlerinizin üstündeki düğmeleri bile satmaya kalkışıyorsunuz gerisini siz düşünün. Düşündüğümüzde garip geliyor demi, bu kadar da olmaz diyorsunuz.Daha anlatmadığım bir o kadar da kitabı okuduğunuzda göreceksiniz. Bunları kitabın daha ortasındayken yazıyorum çarpıcı ve bir o kadar da sürükleyici olan Knut Hamsun’un “Açlık” kitabını okumanızı şiddetle tavsiye ediyorum.