"Biliyor musun Muro? " dedi. "Beni hayatta üç şey mahvetti: Fazla cesaret, fazla merhamet, fazla sevgi."
Gözlerim buğulandı. Sesimi çapaksız tutmaya çalışarak, ağlamaya başlamaktan korkarak, "Biliyor musun baba," dedim. "Saydığın o üç şey bende de fazlasıyla var." Onun saydığı gibi saydım: "Fazla cesaret, fazla merhamet, fazla sevgi." Çaresizlik belirten bir ifade belirdi yüzünde. Gözlerinde yalnızca doğulularda görebileceğiniz bir yeis vardı. "İnşallah, senin de hayatını mahvetmezler," dedi.
Sayfa 79 - Metis YayıncılıkKitabı okudu
Biliyor musun Muro?
'Beni hayatta üç şey mahvetti: Fazla cesaret, fazla merhamet, fazla sevgi.'
Sayfa 79Kitabı okudu
Sıkıntılı zamanlarımda beni unutanları düzlüğe çıktıktan sonra da ben unutmak istiyorum ama muro gibiyim; içimdeki insan sevgisi.. Kesin gidip insanlara yardımcı olmaya, sorunlarını çözmeye çalışırım.. Bu fıtrat mı bilmiyorum.. Beni yoruyor.. İşler yoluna girince telefon değiştirmek ya da aile ve iş harici herkesi engellemek yardımcı olur belki bana..
Ne diyordu Muro: Nalet olsun içimdeki insan sevgisine :)
•
Bizden af dileyin
Belki sizi affedebiliriz
Ne de olsa insanız biz de
Bir zayıf tarafımız vardır…
•
"Biliyor musun Muro?" dedi. "Beni hayatta üç şey mahvetti: Fazla cesaret, fazla merhamet, fazla sevgi."
“Biliyor musun Muro? “ dedi “Beni hayatta üç şey mahvetti Fazla cesaret , fazla merhamet, fazla sevgi.”
Biliyor musun Muro?" dedi. "Beni hayatta üç şey mahvetti: Fazla cesaret, fazla merhamet, fazla sevgi.
Murathan Mungan
Sou já o morto futuro.
Só um sonho me liga a mim -
O sonho atrasado e obscuro
Do que eu devera ser - muro
Do meu deserto jardim.
Dood ben ik reeds, dood voor mijn uur.
Een droom slechts bindt mij aan mijn zijn -
De droom, laattijdig en obscuur,
Van wat ‘k had moeten zijn: een muur
Rond mijn verlaten, lege tuin.
Sayfa 39 - De MorgenKitabı okudu
"Biliyor musun Muro?" dedi. "Beni hayatta üç şey mahvetti: Fazla cesaret, fazla merhamet, fazla sevgi."
Gözlerim buğulandı. Sesimi çapaksız tutmaya çalışarak, ağlamaya başlamaktan korkarak, "Biliyor musun baba," dedim. "Saydığın o üç şey bende de fazlasıyla var." Onun saydığı gibi saydım: "Fazla cesaret, fazla merhamet, fazla sevgi."
Çaresizlik belirten bir ifade belirdi yüzünde. Gözlerinde yalnızca doğulularda görebileceğiniz bir yeis vardı.
"İnşallah, senin de hayatını mahvetmezler," dedi.
Sayfa 79Kitabı okudu