Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
KUR-AN’I KERİM’DEKİ SURE İSİMLERİNİN ANLAMLARI
1.Abese : “Yüzünü ekşitti.” 2.Adiyat : Nefes nefese koşanlar 3.Ahkaf : Yer adı 4.Ahzab : Hizipler, gruplar, kabileler 5.A’la : Yüce, büyük, kutlu 6.Alak : Embriyo, ilgi, pıhtı 7.A’li İmran : İmran ailesi 8.Ankebut : Dişi örümcek 9.A’raf : Cennetle cehennem arası bölge 10.Asr : Çağ, asır, zaman 11.Bakara : İnek 12.BELED : Belde, kent,
*SURELER VE ANLAMLARI* 1.Abese : "Yüzünü ekşitti." 2.Adiyât : Nefes nefese koşanlar 3.Ahkaf : Yer adı 4. Ahzâb : Hizipler, gruplar, kabileler 5. A'la : Yüce, büyük, kutlu 6. Alak : Embriyo, ilgi, kan pıhtısı 7. Ali İmran : İmran ailesi 8. Ankebût : Dişi örümcek 9. A'raf : Cennetle cehennem arası bölge 10. Asr : Çağ,
Reklam
Bismillahirrahmanirrahim ‎بِسْــــــــــــــــــــــمِ اﷲِارَّحْمَنِ ارَّحِيم “Bugün dillerinin tutulacağı gündür. Kendilerine izin verilmez ki, özür dilesinler.” (Mürselät Suresi, 35,36.Äyet)
Sayfa 67 - Cilt:1- TUĞRA NEŞRİYATKitabı okudu
Bu onların konuşamayacakları bir gündür. Kendilerine izin verilmez özür dilesinler.(Mürselât Suresi, âyet: 35-36)
Sayfa 61 - İHYA-U ULUMİ'D-DİN (1.CİLT)Kitabı okuyor
Meal okumanın getireceği problemlerden bir başkası da Müşk'ilu’I-Kur’ an sahasına giren ayetlerin anlaşılmasıdır. Nitekim, Kur’an-ı Kerim ayetleri arasında hiçbir şekilde teâruz/ çelişkinin bulunmadığı her bir müminin iman ettiği bir esastır. Fakat, bazı âyet-i kerimelerin zahiren çelişik gibi görülmesi ulemanın bu noktaları izah etmesini
Bugün dillerinin tutulacağı gündür. Kendilerine izin verilmez ki, özür dilesinler" (Mürselât: 35, 36) Bu ayetleri dinlemekte olan İmam Şafiî Hazretlerinin rengi sarardı, tüyleri diken diken oldu, dehşetli bir sarsıntı ile bayılıp yere düştü. Kendine gelince, şöyle dua etti Yüce Allah'ım! Yalancılardan olmaktan ve gafillerin yüz çevirmesinden sana sığınıyorum. Allah'ım, âriflerin gönlü senin rızana eğilir. Seni dileyenlerin boynu. senin huzurunda bükülür. Allah'ım, cömertliğinle beni bağışla ve benim günahlarımı settar isminle ört. Lütuf ve kereminle kusurlarımı mağrifet buyur
Sayfa 74
Reklam
Mürselât/34-35-36-37-38
"O gün yalanlayanların vay haline!" "Bugün, konuşamıyacakları gündür." "Kendilerine izin de verilmez ki, özür beyan etsinler." "O gün yalanlayanların vay haline!" "Bu, işte o hüküm günüdür. Sizi ve öncekileri bir araya topladık."
Mürselât 35-36
‘Bugün dillerinin tutulacağı gündür. (İnkarcılara) izin verilmez ki, özür dilesinler.
Sayfa 120
Cehennem ehli için.
«Bu, hepsinin dillerinin tutulacağı bir gündür. Onlara izin de verilmeyecek ki özür dilesinler.» (Mürselât 35,36)
Yine bir gün ben, İmam Şafiî ve Haris İbni Lebid beraberce Safa tümseğine çıktık Haris, Salih El-Merî'nin talebesi olup yanık bir sesi vardı. Orada şu ayetleri okudu: هَذَا يَوْمُ لا يَنْطِقُونَ وَلَا يُؤْذَنُ لَهُمْ فَيَعْتَذِرُونَ. "Bugün dillerinin tutulacağı gündür. Kendilerine izin verilmez ki, özür dilesinler." (Mürselât: 35, 36) Bu ayetleri dinlemekte olan İmam Şafiî Hazretlerinin rengi sarardı, tüyleri diken diken oldu, dehşetli bir sarsıntı ile bayılıp yere düştü. Kendine gelince, şöyle dua etti: - Yüce Allah'ım! Yalancılardan olmaktan ve gafillerin yüz çevirmesinden sana sığınıyorum. Allah'ım, âriflerin gönlü senin rızana eğilir. Seni dileyenlerin boynu, senin huzurunda bükülür. Allah'ım, cömertliğinle beni bağışla ve benim günahlarımı settar isminle ört. Lütuf ve kereminle kusurlarımı mağrifet buyur.
54 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.