"Yaratıcının sana nasıl yardım edeceğini sen belirleyemezsin değil mi Kırmızı? Çünkü Mutlak Varlık olan O, sen değilsin. O, o gün şefkatini sana öğretmeninle yolladı. Öğretmenin sana sımsıkı sarılırken, O'nun rahmeti seni kuşatıyordu aslında. Peki sen ne yapıyorsun, kendi benliğinin biçimlendirdiği, kendi uygun gördüğün yardımı talep ediyor, hatta diretiyor ve Yaratıcıya seçim hakkı tanımıyorsun. O'na sana nasıl yardım etmesi gerektiğini söyleme cüreti gösterip, senin istediğin şekilde davranmadı, merhametini senin uygun gördüğün şekilde göstermedi diye O'nu merhametsizlikle, seni sevmemekle, sana değer vermemekle suçluyorsun."
Sayfa 168Kitabı okudu
Kadın diri diri gömülürken, onu oradan çıkarıp, ayaklarının altına cenneti seren dinin adıdır " İSLAM ". Necip Fazıl Kısakürek Hz. Peygamber'in getirdiği din ile kadın vakar, şeref ve sosyal statü kazanmıştır. İslam ile kadının medeni, sosyal, iktisadi ve hukuki hakları garanti altına alınmış, kadının evlat, eş ve anne olarak statüsü
Reklam
AKP Aydın İl Başkanı İsmail Hakkı Eser:"Genel başkanımız ve başbakanımız Sayın Tayyip Erdoğan'a biz o kadar bağlıyız ve aşığız ki bizim için adeta ikinci peygamberdir."
Hayat hakkı ve bağımsızlığı için çalışan milletin amacındaki bu asalet ve ciddiyete karşılık , İstanbul Hükümeti , düşmanca davranmak yolunu tutuyor. Bu davranış tarzı , elbette büyük bir üzüntü doğuruyor, Milleti İstanbul Hükümeti'ne karşı istenmeyen hareketere sürükleyebilecek niteliktedir.Çok açık olarak arzedeyim ki , millet her türlü iradesini kullanabilecek güçtedir. Teşebbüslerinin önüne geçebilecek hiçbir kuvvet yoktur.
Sayfa 57
152 syf.
8/10 puan verdi
Mustafa Kutlu, Türk hikayeciliğinin özel isimlerinden birisi. Benim onun kitaplarıyla tanışıklığım üniversite yıllarıma dayanır. Ya Tahammül Ya Sefer ve ardından Yoksulluk İçimizde… O zamanlar az yazardı. 2000 yılında çıkan Uzun Hikaye’yle birlikte bir geleneği de başlatmıştı ve her sene bir kitabı çıkar olmuştu. Güzel hikayelerdi; Kutlu’nun
Tirende Bir Keman
Tirende Bir KemanMustafa Kutlu · Dergah Yayınları · 20153,917 okunma
Kur’an kumarı, faizi, içkiyi, leş ve domuz eti yemeyi ve putlar için kurban edilmesini haram kılmıştır. Ayrıca Müslümanlara günde beş vakit namaz kılmalarını, Ramazan ayında oruç tutmalarını, ömürde bir kez hacca gitmelerini, fakire zekat vermelerini ve buna benzer yükümlülükleri yerine getirmelerini emretmiştir. ...Fakat çok ilginçtir ki, Kur’an bu dünyada söz konusu günahlara yönelik bir ceza belirlememiştir. Kur’an’da spesifik olarak ceza öngörülen günah dörttür; hırsızlık, haydutluk, (İftira) zina iftirası ve zina.. Ve bu günahlara bedeni cezalar tayin edilmiştir. ...Az önce sözünü ettiğimiz dört günah,Kur’anda ceza önerilmeyen günahlardan kategorik olarak farklıdır. Çünkü bu günahlarda Allah hakkıyla beraber, kul hakkı da çiğnenmektedir. Başka bir ifadeyle, birine bir zulüm yapılmaktadır. Kur’an sadece ‘’insanların haklarını’’ çiğneyen günahları (yani suçları) cezalandırmaktadır. Allah’ın haklarını çiğneyen günahların sonuçları, hesabı öbür dünyada görülmek üzere Allah’a bırakılır.
Sayfa 208 - Doğan KitapKitabı okudu
Reklam
“ALİ ŞÜKRÜ BEY/HÜRRİYET UĞRUNA 39 YIL” M. NİHAT MALKOÇ Trabzon’un balkonu olarak tabir edebileceğimiz Boztepe’de, alabildiğine mütevazı bir kabirde bir hürriyet kahramanı sonsuzluk uykusunu uyumaktadır. 39 yıl gibi kısa bir ömürde, tabir caizse, bir asırlık iş yapmış müstesna bir insandır o… “Haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır”
Ihlara vadisinin kenarında, başı dumanlı Hasan dağının kıyısında, Aksaray’da dünyaya geldi, 1988 yılında, Güzelyurt kasabasında. * 1924’teki mübadele sırasında bugünkü Makedonya topraklarından göçen Türkler yerleştirilmişti oralara… O nedenle sarışındır hep Güzelyurt’un insanı, tıpkı Mustafa Kemal gibi… Enes de öyleydi. * Kendini bildi
1 Mart 2016 Sözcü - Bordo
1,500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.