"Onun büyük bir strateji ustası olduğudur. Bence Mustafa Kemal tanımlamak istenirse, O'nun bir strateji ustası olduğu belirtilmelidir. Kuşkusuz yalnız askeri anlamda değil. Gelibolu'da ve başka bölgelerde, kuşkusuz Bağımsızlık Savaşı sırasında mesleğini ne denli iyi bildiğini kanıtlamıştır. Ama strateji uzmanı terimi bundan çok daha geniş bir anlamda, siyasal anlamda anlıyorum. Yani kararların zamanını biliyordu; koşulların ne zaman olgunlaştığını duyumsuyor ve o zaman kararını veriyordu. Birkaç ilke temeli üzerinde ama herhangi bir katı ideolojiye bağlı kalmadan eylemini yaptı. Burada Lenin'le Mustafa Kemal arasında bir karşılaştırma yapılabilir. Lenin bir ideolog idi. Mustafa Kemal ise bence bir ideolog değildi. O kuşkusuz, ilkeleri olan ama onları koşullara uyarlayan bir eylem adamıydı."
Sayfa 274 - Prof. Dr. Jacques ThobieKitabı okudu
688 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
Kurtuluş mücadelesi, Cumhuriyetin kuruluş koşulları ve daha bir çok alanda yapılan ve bu günümüzü belirleyen reformlara ilişkin en doğru gerçekleri öğrenmek isteyen tüm okurlara NUTUK (SÖYLEV) 'i mutlaka okumalarını öneririm.
Nutuk
NutukMustafa Kemal Atatürk · Parola Yayınları · 201427.8k okunma
Reklam
Mustafa Kemal Yunanlılar 'ın hafife almaya çalıştıkları gibi biri değil. Ankara'da meclis kurdu. Hükümet kurdu. Savaşmak için güç topluyor ve plan yapıyor. Ben ona inanıyorum. Aslında, Türklere inanıyorum. Bu millet, esareti hazmedemez.
''Mustafa Kemal'in askerlerinin ne ayağında ayakkabı, ne de midelerinde yeterince ekmek varmış.'' Kemal biraz durdu:''Peki, bu adamlar neyle savaşıyorlar?'' diye sordu. Metin gururla başını kaldırarak:''Yüreklerindeki vatan aşkı ve başlarındaki komutana duydukları güvenle'' dedi.
Bence en başta hatırda tutmamız gerekirken , bugünkü Türkiye'de pek anımsanmadığını gördüğümüz husus , 1923 Türkiyesi'nin savaşlardan tükenmiş bir ülke olduğu gerçeğidir. Bir zamanların güçlü Osmanlı İmparatorluğu'nun bir kalıntısıydı. 1923 Türkiyesi. Altyapıdan yoksun bir kalıntı. Ekonomi altyapısından da eğitim altyapısından da yoksun bir ülke. Atatürk ve arkadaşları işe gerçekten de hemen sıfırdan başladılar. Kuracakları yapı için ellerindeki olanaklar son derece azdı. Attıkları adımların birçoğunu , ellerinde ne bulunduğunu ve ne yapmak istedikleri açısından değerlendirmek gerekir. Ellerindeki olanaklar çok ama çok küçük bir eğitilmiş , yetişmiş insan kadrosuydu. İster öğretmen , ister bürokrat , ister subay olsun , başlangıçta birlikte çalışılacak çok az sayıda insan gücü vardı. Oldukça çabuk saptadıkları şey , değişimin ancak örnek göstererek yapılabileceği olgusuydu. Başka deyişle yukarıdan aşağıya indirme kuramı gereğince , eğitilmiş bu küçük insan gücü öğretmen ve memur olarak bütün Anadolu'ya yayılacak ve yaşam biçimleriyle örnek olarak eğiteceklerdi. Eğitim yalnız okul dersliklerinde yapılan bir şey olmayacaktı. Halkın gördüğü her şey , eğitim işlevi görecekti. Bu yolda en büyük öğretmen Mustafa Kemal'in kendisiydi.
Porf. Dr. Heath LowryKitabı okudu
Malezya'dan Nijerya'ya kadar Asya ve Afrika'daki bütün müslüman topluluklar sevinçle dalgalandı. Birçok şehir Mustafa Kemal Paşa'nın resimleriyle donatıldı, Gazze'de ve Nablus'ta pencerelere Türk bayrakları asıldı. İngilizler Nehru ile öteki Hint önderlerini hapsetmişlerdi. Önderler, kaldıkları koğuşları Türk zaferi şerefine çiçekli dallarla süslediler. Bu olay müslüman olmayan sömürgelerde de bağımsızlık ve özgürlük ümidini yeşertecekti. Tarihin akışı değişiyordu...
Reklam
1,000 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.