Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Söze nereden başlasam! Şiirden mi, romandan mı, siyasal yazılardan mı?... '' Z ehir l i karanfiller büyüttüm / dargınlığımın saksılannda'' diye başlıyor bir şiiri. Sözü buradan alıp "Kanlı bir karanlıktı gördüğüm / ben mi çok geniştim dünya mı çok dardı / nasıl yaprak yaprak açılıyordu / vahşi bir bitki gibi keder" deyişindeki hüznü damıtıp buradan mı konuya girseydim. Yoksa "Faşizmin Ayak Sesler i " kitabında topladığı kimi yazılarında çizilen siyasal doğrultuyu mu ele alsaydım? "Elsiz ayaksız bir yeşil yılan / yaptıklannı yıkıyorlar. Mustafa Kemal" dizesinden "Hangi Atatür k " kitabına uzanıp "Bence Mustafa Kemal Paşa, iktidann yapısal niteliğini değiştirdiği için önemli bir devrimcidir . Mazlum milletlere karşı azgın saldırganlığını sürdüren emperyalizmle boğuştuğu için de yaman bir Üçüncü Dünya lideridir" yargısı üzerine, dünden bugüne, bugünden yarına ulaşan siyasal söyleşi mi yapsam? Evet, nasıl başlasam söze?
Sayfa 15 - 30 ekım 2000Kitabı okuyor
Büyük Osmanlı Türk Batılılaşmacıları serisinin sonuncusu olan Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal Atatürk tarafından Türk merkezli bir dünya tarihi yakın zamanda yayımlanmıştır. Bu, yurttaşların moralini düzeltmek adına zekice bir araçtı.
Reklam
Acizler için imkansız korkaklar için inanılmaz gözüken şeyler KAHRAMANLAR İcin idealdir❤️
Ben Enver!
Yakın Türk tarihinin unutulmaz kişilerinden biri. Mustafa Kemal'in, Kazım Karabekir'in, Fevzi Çakmak'ın, İsmet İnönü'nün, Rauf Orbay'ın, Cemal Paşa'nın, Kuşçuoğlu Eşref'in ve daha nice Türk büyüğünün silah arkadaşı.
Sayfa 8 - EFSUS YAYINLARIKitabı okuyor
Eşek bile bir düştüğü çukura bir daha düşmez. Karşımız­ dakiler, anlaşılan eşek değil, katır . . . Ankara önünde görüşürüz, palikaryalar. . . Eğer Mustafa Kemal Paşa, Timurlenk'in Bayezid'e attığı köteği bunlara atmazsa, uf olsun ervahına ... Siz üzülmeyin Kamil Bey ...
DÜNYANIN EN BÜYÜK LİDERİ YÜCE BAŞBUĞ ATATÜRK DİYORKİ
Ne doğu oluzağız Ne batı olucağız Öz olucağız _________ Gökbörü mavi yeleli bozkurt Kutlu Türk ulu başbuğ ATATÜRK Ne mutlu Türküm diyene
Reklam
Şark Mefkûresi’ni tahlil etmek gayet güçtü. Çünkü, çok karışıktı. Bu, Şark Mefkûresi’nin muhtelif safhalarından biri de komünizmdi. Bunun en mühim taraftarı, belki Hakkı Behiç’ti. Bu adam, İttihat ve Terakki’nin idealist azalarından ve aynı zamanda maliye ile meşgul simalarındandı. Ruhen çok samimî bir insandı. Türklüğe çok bağlı olmakla beraber,
Şimdilerde kimin oğlu olursa olsun adını Kemal koyuyor. Hürriyet'in ilanında da Kemal'den geçilmiyordu. O zamanın Kemalleri Namık Kemal'diler, şimdikinin Kemalleri Mustafa Kemal...
Sayfa 268 - Ketebe YayınlarıKitabı okuyor
58 syf.
10/10 puan verdi
Ünlü öykü ustası Çehov’un tamamladığı son öyküsü Nişanlı ve 1894 yılında Puşkin ödülünü aldığı Edebiyat Öğretmeni adlı öyküsünün bir araya getirildiği güzel bir kitap. Öyküler bilinçli mi bir araya getirilmiş yoksa tesadüfi bilmem ama birbirine zıt iki öykü. Birinde okuma sevdasıyla evlilikten kaçan bir kız, diğeri iki okumuş öğretmen olmuş ve ideallerini bir kenara bırakıp evlenen ve daha sonra bir çıkmaza giren bir öğretmen. Öykülerin Çehov’un kaleminden çıktığı belli oluyor lakin dini simge ve terimlerin ikinci eserde fazla oluşu yazarın dindar mı yoksa değil mi sorusunu aklıma getirdi. Zira birçok eserinde din eleştirilerini öykü ve romanlarının ayakta durduğu bir ayağı haline getirmişti. Kadınların toplumdaki yeri ve kadınların okuması gerektiği önemi üzerinde duran yazar, diğer öyküsünde ise bireyin doyumsuzluğu ve çelişkileri üzerinden evliliklerin toplumsal öneminden bahsetmektedir. Bu kısa ve güzel öyküler, okurda sorgulayıcı bir bakış açısı geliştirmekte ve bunu daha ileri götürerek toplum en kutsal bağı olan evliliğin ve kadının bundaki rolünün önemi üzerinde durmaktadır.
Nişanlı
NişanlıAnton Çehov · Türkiye İş Bankası · 2023705 okunma
Reklam
Mustafa Kemal yine bir gün, beraberindekilerle birlikte meclise gitmek için yola koyuldu. Şoförü, uzun zamandan beri, Ata'sının hizmetinde çalıştığı için onu çok iyi tanıyordu. Yol boyunca aracını normal bir hızla sürdü. İğde ağacına yaklaştığında frene basıp aracı yavaşlattı. Araçtakiler, şoförün bu davranışına bir anlam verememişlerdi.
Sayfa 49 - Kırmızı Kedi YayınlarıKitabı okudu
416 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
Kitap, Osmanlı'nın son dönemini ve Cumhuriyet'in ilk yarısını konu alarak, Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'ün hayatını ve eserlerini inceliyor. İlber hoca Atatürk'ün askeri, siyasi ve özel hayatına dair bilgiler sunarken, o dönemdeki dünya olaylarını da göz önünde bulunduruyor. Atatürk'ün doğumu, eğitimi ve askerlik yıllarını anlatıyor. Kurtuluş Savaşı'nda oynadığı rolü ve bu sırada aldığı önemli kararları inceliyor. Cumhuriyet'in kuruluşunu ve bu süreçte yapılan reformları ele alıyor. Atatürk'ün dış politikasını ve uluslararası alandaki faaliyetlerini değerlendiriyor. Atatürk'ün özel hayatına dair bilgiler ve anekdotlar sunuyor. Atatürk'ün vefatını ve sonrasındaki gelişmeleri anlatıyor. Eser, Atatürk'e ve Cumhuriyet'e ilgi duyan herkes için faydalı bir kaynak. Özellikle tarih ve siyasi bilimler ile ilgilenenler için ilgiçekici. Kısa sürede Atatürk hakkında bilgi edinmek isteyenler için ideal bir kitap. Dakikalar İçinde Atatürk ve Dünyası, Atatürk'ü ve Cumhuriyet'i genel hatlarıyla tanımak isteyenler için faydalı bir kitap. Fakat özet olarak sunulmuş, Atatürk hakkında daha derinlemesine bilgi edinmek isteyenlerin farklı kaynaklara da başvurması gerekiyor.
Dakikalar İçinde Atatürk ve Dünyası
Dakikalar İçinde Atatürk ve Dünyasıİlber Ortaylı · Kronik Kitap · 2023864 okunma
Mustafa Kemal Paşa, orman çiftliği için hemen girişimde bulunmak istiyordu. Söz konusu arazi üzerinde, modern tarım tekniklerini kullanarak ağaç yetiştirecekti ama köylüsü de bu konuda oldukça tecrübeliydi. Hem toprağı oya gibi işleyip ürün yetiştiren onlar değil miydi? Elbette onlardı. O gün sıradan bir vatandaş gibi giyinip, arazinin etrafındaki köylülerle konuşmaya gitti. Kimse onu tanımamıştı. Onlara araziyi göstererek, "Ağalar, burada ağaç yetişip yetişmeyeceğini bana en kolay yoldan nasıl gösterirsiniz?" diye sordu. Milletin efendisi olan köylüler, iyi kalpli ve yardımseverlerdi. Gazi'ye hemen su dolu bir testi, kazma ile kürek getirip verdiler. Sonra da, "Ağam, arazinin toprağını kaz. Kazdığın çukurun içine, ağzı toprağa gelecek şekilde testiyi göm. İki gün sonra testiyi çıkartıp bize getir. İşte o zaman arazide ağaç yetişip yetişmeyeceğini sana söyleriz," dediler. Mustafa Kemal, köylüsüne inanıyor ve onlarla gurur duyuyordu. Onların söylediği gibi testiyi toprağa gömdü ve iki günün geçmesini sabırsızlıkla bekledi. İkinci günün ardından aynı kıyafetlerle testiyi çıkartmaya gitti. Testinin içerisindeki su bitmişti. Gazi, boş testiyi götürüp köylülere gösterdi. Köylülerin yüzleri, boş testiyi görünce güldü. Sevinç içerisinde, "Ağam! Ağam! Testinin içindeki suyu toprak emmiş. Sen arazinin üstünün kurak olduğuna aldanma, toprakla biraz uğraşırsan ektiğini biçersin," dediler. Bu sözleri duyan Gazi, çok sevindi. Gözleri mutluluktan pırıl pırıl parlıyordu. Ankara'ya kendi parasıyla kocaman bir orman çiftliği kuracak ve sonsuz değer verdiği milletine hediye edecekti.
Sayfa 22 - Kırmızı Kedi YayınlarıKitabı okudu
Mustafa Kemal Paşa (...) hiçbir şeye körü körüne inanmazdı. Herhangi bir ülküye tamamen bağlanmış olanları kullanmayı da iyi bilirdi). Bundan başka da samimî olmayan gösterişler veya inançlarla çok iyi alay etmesini bilirdi. Her hâlde, bu bir paradokslu durumdu. Kendisi gayesine varabilmek için sıra ile birbirine tamamen zıt görünen herhangi bir ülküyü ele alırdı. Hulâsa, varmak istediği neticeden kendisini alıkoyabilecek hiçbir hisse tâbi olmazdı.
Mustafa Kemal Paşa, âdeta rahip gibi yaşıyordu. Fakat, bazı akşamlar öbür taraftaki bir eve gider, başka bir muhitte bulunurdu. Bazan, bir çocuk safiyeti ile din münakaşasında bir hocayı yere vurduğunu söylerdi. Bana: — Hanımefendi, hocaların görünüşlerine inanmayınız. Açıktan içki aleyhindedirler, fakat herkesten çok içerler, derdi. Bu akşamlar, Mustafa Kemal Paşa, hocaları elde tutmak için onları, o hususî evinde, anlaşılan, koltuklardı.
1.500 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.