...Atatürk daima ısrarla belirtmiştir ki, tam manasıyla bir Batılı millet olmak Türk milletinin benliğini kaybetmesi değil, o benliği bütün temel değerleriyle ortaya çıkarması ve sonsuz bir gelişme yoluna koyması demektir. Buna göre Batılı millet olmak, rasyonel düşünmek ve hareket etmek, ilim zihniyeti sayesinde sonsuz bir yaratma ve yenileşme
283 syf.
5/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Bu kitabı hangi tarihte aldığımı hatırlamıyorum. Evvelki zamanlarda yakın tarihe alakamdan dolayı ilgimi çekmiş olmalı ki, geçmiş yıllarda bu eseri edinmişim. Başından sonuna kadar okuma fırsatını ise ancak şimdi bulabildim. Kitabın başındaki biyografi kısmından edindiğimiz bilgilere göre Mehmet Bicik, tarih öğretmenliği yapan bir yazarımızmış.
Vahdettin Hain mi? Kahraman mı?
Vahdettin Hain mi? Kahraman mı?Mehmet Bicik · Tutku Yayınevi · 201085 okunma
Reklam
Kurt Ziemke (Almanya)
Mustafa Kemal'in eşsizliği, Türkiye'nin özel durumunu doğ­ru anlayıp onu kurtarmak için işe başlamasıdır. Bu sırada yurdu, yenilginin büyüklüğünü bile düşünmeden kurtarıp, kaçınılmaz kurbanlarını vermeye karar verdi. Onun çabası, yenilgiyi yeniden bir utkuya çevirmek ya da savaşa başlamakla "Sonucu olmayan" bir amaca varmak değildi; O, bunu elde edemeyece­ğini biliyordu, bugün de gene, bunu elde etmediğini bilir. Onun istediği, Osmanlı İmparatorluğunun parçalanması pahasına da olsa, Türk milletinin dayanabileceği, özgürlük ve bağımsızlık için gelişmeye yeter ölçüde toprak bırakan, haklı bir barıştı. Kemal için sözkonusu olan Padişahlık ve Halifelik, İslamiyet ve Osmanlı İmparatorluğu değil, yalnız ve yalnız Türklerin bağımsızlığı idi.
İslamiyet, halife-sultan çevresinde bütün müslümanları toplamayı başaramamıştı. Eğer tarih incelenirse farkedilecektir ki, İslamiyet hiçbir zaman kuvvetli bir bütünleştirici olamamıştır. Muhtemelen bu hareketin arkasındaki gerçek dürtü, Mustafa Kemal'in, İslamiyet'in Osmanlı İmparatorluğunun geriliğinin en önde gelen sebeplerinden biri olduğu yolundaki inancıydı.
Müslüman dünyasında sömürgeleşme süreciydi. Kültür köklerinin kesilmesi, insanlarda zihin karışıklığı ve yitmişlik duygusu yarattı. Kimi Müslüman yenilikçiler, İslamiyet'e zorunlu olarak küçük bir rol biçerek ilerleme davasını hızlandırmaya uğraştılar. Sonuçları hiç de umdukları gibi olmadı. Osmanlı İmparatorluğu'nun 1917'de yenilmesinden sonra ortaya çıkan Türkiye'nin yeni ulus devletinde, daha sonra Kemal Atatürk denilen Mustafa Kemal (1881-1938), ül­ kesini Batılı bir ulus haline getirmeye çalıştı: Dini yalnızca kişisel bir konu haline getirip İslamiyet'in devletle olan ilgisini kesti. Sufi tarikatlar dağıtıldı ve yeraltına saklandılar; medreseler kapatıldı ve ulemanın resmi eğitimine son verildi
Mustafa Kemal'e göre İslam dini, her şeyden önce akla, mantığa dayanan tabii bir dindir. Onun içindir ki, insanlık için son din olmuştur.( 1922 ve 1923'teki beyanları) Ona göre gerçek İslamiyet, dine sonradan bulaşmış batıl inançlardan, hurafelerden arınmalıdır.( 1923 Martındaki beyanı)
Reklam
Atatürk'e göre İslam dini
Mustafa Kemal'e göre İslam dini, her şeyden önce akla, mantığa dayanan tabii bir dindir. Onun içindir ki, insanlık için son din olmuştur (1922 ve 1923'teki beyanları) Ona göre gerçek İslamiyet, dine sonradan bulaşmış batıl inançlardan, hurafelerden arınmalıdır (1923 Martındaki beyanı). Hükümdarlar "akvamın cehlinden ve taassubundan istifade ederek, bin bir siyasi ve şahsi maksad ve menfaat temini için dini alet ve vasıta olarak kullanmak teşebbüsünde" bulunmuşlardır. İslamiyet'te, mümin ile Tanrı arasında aracı bir ruhhan sınıfı yoktur. Din ve ibadet kişinin bir vicdan işidir.
312 syf.
·
Puan vermedi
Mustafa Celalettin Paşa / Eski Modern Türkler. Çeviren Güven Beker. Konstanty Borzecki, 1826 yılında Lehistan/ Polonya'da doğar. 1848 Nisan ayında Prusya'ya karşı bağımsızlık için ısyana katılır ve tutuklanır. Hapisten çıkınca 1849 yılında İstanbul'a gelir. İslamiyet'i kabul eder ve Mustafa Celalettin adını alır. Zaman içinde
Eski ve Modern Türkler
Eski ve Modern TürklerMustafa Celaleddin Paşa · Kaynak Yayınları · 201422 okunma
Padişah, devamlı şöyle diyordu: "Efendi hazretleri, vaziyet belli; ben vatanımı kurtarmak istiyorum; ne pahasına olursa olsun, vatanımın kurtulmasını istiyorum. Efendi hazretleri, anlaşılıyor ki siz, saltanatımın tehlikeye düşeceğinden korkuyorsunuz. Onu korumamı istiyorsunuz..." Bunun üzerine: "Efendim, benim endişem, sizin
166 syf.
1/10 puan verdi
·
153 günde okudu
Selamünaleyküm. Turan Dursunun henüz Müslümanken(?????) Yazmış olduğu bu kitap Müslümanlığı(???) Ve Nurculuğu(????) Mukayese(?????) Etmiş. Doğrusu bu kitabın ismi niye bu kadar saçma bir türlü anlamadım. Gerçi evet, içeriği kadar saçma. Çünkü içerisinde yüzlerce asılsız iddia var. Hepsine cevap verecek kadar ciddiye alamayacağım Turan Dursunu.
Müslümanlık ve Nurculuk
Müslümanlık ve NurculukTuran Dursun · Kaynak Yayınları · 201986 okunma
Reklam
Mustafa Kemal (1881-1938), ülkesini Batılı bir ulus haline getirmeye çalıştı: Dini yalnızca kişisel bir konu haline getirip İslamiyet'in devletle olan ilgisini kesti. Sufi tarikatlar dağıtıldı ve yeraltına saklandılar; medreseler kapatıldı ve ulemanın resmi eğitimine son verildi.
750 syf.
·
Puan vermedi
Bu kitap yakın tarihimizi anlatan en iyi kitaplardan diyebilirim. Kitabın en iyi olmasında birkaç neden var: 1. Kitap Atatürk'ü tüm yönleriyle ele alıyor (Olumlu olumsuz her yönü) 2. Atatürk'ün veya yakınlarının bir görüşünü aktarırken bu görüşün tam zıttı olan görüşleri de aktarıyor ve kendi görüşünü de belirtiyor. 3. Kitabın anlatımı
Atatürk: Modern Türkiye'nin Kurucusu
Atatürk: Modern Türkiye'nin KurucusuAndrew Mango · Remzi Kitabevi · 2004552 okunma
Yayıncısı Falih Rıfkı Atay, Kemalizmi İslamiyet'in reformu olarak tanımlarken, dinin ibadet kuralları dışındaki bütün kurallarını iptal eden bir reform olduğunu söylemişti. Gerçekten de uygulamada böyle oldu. Türk Müslümanları ibadetlerini sürdürdüler ve Mustafa Kemal ne en yakın dostlarının ne de halkın özel ibadetlerine karıştı.
Türk Tarihinin Ana Hatları adlı kitap, "Her durumda, hayatın, herhangi bir tabiat harici etkenin müdahalesi olmaksızın, dünya üzerinde tabii ve zaruri bir kimya ve fizik seyri neticesi olduğunu kabul etmek gerekir," görüşünü öne sürüyordu. Ne var ki, din önemli bir sosyal ve psikolojik olgudur ve evrim geçirir. Ama şimdi insanoğlunun kendi gücünü keşfetmesiyle, toplum doyumun ve güvenin kaynağı haline gelmiş ve insanlığın olgunluğa giden yolda ilerlemesinin temelini oluşturmuştur. 4 Mustafa Kemal'in yarattığı tarih, yurtiçindeki İslam görüşüyle ve dışardan gelen küçültücülüklerle çatışmanın oluşturduğu bir sonuçtu. Mustafa Kemal tarih anlayışının halkına özgüven duygusu vermenin yanı sıra, onları ülkenin İslamiyet-öncesi dönemlere ait kültür mirasını koruyacak, daha iyi ve daha bilgili insanlar haline getireceğini umuyordu. Belirli bir dereceye kadar bunun sağlandığı söylenebilir.
302 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.