Rus'un Başkumandanı kasden önünden üç defa geçtiği halde ayağa kalkmayan ve tenezzül etmeyen ve onun i'dam tehdidine karşı izzet-i İslâmiyeyi muhafaza için ona başını eğmeyen; İstanbul'u istila eden İngiliz Başkumandanına ve onun vasıtasıyla fetva verenlere karşı, İslâmiyet şerefi için, i'dam tehdidine beş para ehemmiyet vermeyen ve
"Tükürün zalimlerin o hayâsız yüzüne!"
cümlesiyle ve matbuat lisanıyla karşılayan; ve Mustafa Kemal'in elli meb'us içinde hiddetine ehemmiyet vermeyip
"Namaz kılmayan haindir"
diyen; ve Divan-ı Harb-i Örfî'nin dehşetli suallerine karşı,
"Şeriatın tek bir mes'elesine ruhumu fedâ etmeye hazırım"
deyip, dalkavukluk etmeyen ve yirmisekiz sene, gâvurlara benzememek için inzivayı ihtiyar eden bir İslâm fedaisi ve hakikat-i Kur'aniyenin fedâkar hizmetkârına maslahatsız, kanunsuz denilse ki:
"Sen, Yahudi ve Hristiyan papazlarına benzeyeceksin, onlar gibi başına şapka giyeceksin, bütün İslâm ulemasının icmâına muhâlefet edeceksin; yoksa ceza vereceğiz."
denilse, elbette öyle her şeyini hakikat-i Kur'aniyeye fedâ eden bir adam, değil dünyevî hapis veya ceza ve işkence, belki parça parça bıçakla kesilse, Cehennem'e de atılsa, kat'iyyen yüz ruhu da olsa, bütün tarihçe-i hayatının şehâdetiyle, fedâ edecek!