Mustafa Kutlu, hikâye ve denemeleriyle tanınır. Yazardan okuduğum ilk kitap. Yazar hakkında genel bir yorumum yok ama kitap için birkaç şey ifade edebilirim. Öncelikle Kutlu'nun dili samimi ve içtendir. Basit ve kısa cümleleri vardır. Teklifsiz bir anlatımı vardır çünkü olayları anlatan karakter, müdahaleyici bir tavır almış. Bir de halk hikâyeciliğinden gelen bir meddah tarzıyla karakter kendini göstermiştir. Anlattığı kişiler hayatımızda olabilecek kişilerdir. Yapay ve yapmacık durmaz. Sarhoş birisinin baba-oğul ilişkisini, köydeki gençler, kemik erimesi olan bir delikanlının aşkı ve benzeri kişileri anlatır. Anlatıcının babası, müdüre karşı geldi diye sosyalist damgası yemesi, ağaya karşı geldi diye hapse düşmesi de anlatılır. Halkın düşmanı olan particilik işlerinde olan insanlar eleştirilir kısaca.
“Ben ne öğrendiysem işte bu trenlerden öğrendim” diyen Kutlu, trenlerde
seyahat eden yolcuları kendisine ilgi odağı kılmış, Haydarpaşa ile Kars arası çalışan
trenlerdeki hayatları gözlemlemiştir. Yazar "Uzun Hikâye" adlı kitabında da istasyon hayatını anlatmıştır. Kitabı biyografik okumaya açıktır.
Keyifli bir kitaptı, yeri geldi duygulandığım kısımlar oldu.
*bazı kısımlar makaleden yararlanılmıştır.
Uzun HikâyeMustafa Kutlu · Dergâh Yayınları · 202336.7k okunma
Bir ilerleme olacaksa ancak ahlak yolunda olmalıdır. Bu yol da elbette bilenlerle bilmeyenler bir olmaz. Dolayısıyla ilmin marifetin hakikatin hakkı verilir.